Gerçek tasavvuf ve tarikat nedir merak eden, HAMAS’a, El-Kassam’a ve Gazze’ye baksın
Şehid İsmail Heniyye internete düşen bir röportajında, “Babam bir sufi ve tarikat şeyhiydi. Evimizde sürekli zikir halkaları ve sohbetler vardı. Çocukluğum böyle bir atmosferde geçti” diyordu. Tıpkı birçok HAMAS komutanı ve Kassam mücahidi gibi…
Gazze direnişi, bize Müslümanlığımız adına unuttuğumuz birçok şeyi hatırlattığı gibi gerçek bir tasavvuf ve tarikat nasıl olmalıdır onu da tekrar gösterdi.
Zühd ise zühd, çile ise çile, takva ise takva, zikir ise zikir, ilim ise ilim, nefis terbiyesi ise nefis terbiyesi, keramet ise keramet, cihad ise cihad…
Gerçek zühd anlayışını merak edenler, HAMAS’a, El-Kassam’a ve Gazze’ye baksın:
Çünkü onlar lüks villalarda oturup, lüks arabalara binip, beş yıldızlı otel kıvamında dergâhlarından bilmem kaç bin liralık sarık ve cübbeleriyle insanlara sabrı ve şükrü tavsiye etmediler. Aksine yıllarca maruz kaldıkları ambargolardan sonra bile ayaklarında terlikleri, üzerlerinde günlük kıyafetleri, enkaza dönmüş evleriyle, açlığa, susuzluğa, hastalıklara, yokluğa, başlarına yağan bombalara ve her gün sevdiklerinden verdikleri şehitlere rağmen zühd nedir, çile nedir, sabır nedir, şükür nedir yaşayarak gösterdiler…
Gerçek nefis terbiyesini merak edenler, HAMAS’a, El-Kassam’a ve Gazze’ye baksın:
Çünkü onlar maruz kaldıkları tüm baskı, tehdit ve zulümlere rağmen küresel sistemin sultan sofrasına oturmayı, zalimlerle uzlaşmayı ve anlaşmayı, onlara yardakçılık ve........
© Milli Gazete
visit website