Bir toplumu çürüten on hastalık
Rüşvet:
Bir toplumda rüşvet yaygınlaşır, sıradanlaşır ve insanlar tarafından normal karşılanırsa o toplum, Peygamberlerinin diliyle ekonomik, siyasi, ahlaki ve sosyal bütün bela ve musibetleri kendi üzerlerine davet etmiş olurlar. Çünkü Hz. Peygamber (S.A.V.), “Rüşveti alana, verene ve aracılık edene lanet etmiştir.” (İbn Mâce, Ahkâm, 2; Müsned, V, 279)
***
Torpil ve iltimas:
Bir toplumda ayrıcalıklı bir kesim oluşur ve bu ayrıcalıklı kesim, bir yolunu, bir tanıdığını, bir referansını, bir fetvasını ve bir kılıfını bularak işlerini halletmeye ve işledikleri suçların cezalarından kurtulmaya başlarsa o toplum helakin eşiğine gelmiş olur. Çünkü Hz. Peygamber (S.A.V.) buyuruyor ki: “Sizden öncekiler ancak aralarında soylu ( güçlü, zengin, makam sahibi) birisi hırsızlık ettiğinde (veya bir suç işlediğinde) onu bırakıvermeleri; zayıf biri hırsızlık ettiğinde (veya bir suç işlediğinde) ise ona ceza uygulamaları sebebiyle helâk olmuştur.” (Buhârî, Enbiyâ, 54)
***
Akraba kayırmacılığı:
Bir toplumda akraba, eş, dost ve tanıdık kayırmacılığı baş gösterirse, nimet paylaşımında, sınavlarda ve mülakatlarda herkes kendi tanıdığını kayırmaya başlarsa o toplum büyük bir ihanet sarmalı içine yuvarlanmış olur. Çünkü Hz. Peygamber (S.A.V.) buyuruyor ki: “Her kim aralarında ondan daha liyakatlisinin bulunduğunu bildiği halde (bir tanıdığını) idareci yaparsa (bir göreve getirirse) Allah'a, Rasulüne ve İslâm topluluğuna hıyanet etmiş olur.” (Camiussağir, 2949)
***
Ehliyet ve liyakatin ortadan kalkması:
Bir toplumda ehliyet ve liyakat prensibi dikkate alınmazsa o toplumun düzeni toptan çöker, kargaşa ve düzensizlik baş gösterir. Hz. Peygamber (S.A.V.) buyuruyor ki: “Emanet zayi edildiği vakit kıyameti bekleyin! Emanetin zayi edilmesi........
© Milli Gazete
visit website