Kur’an-ı Kerim’den Dersler: Ey Zâlimler! Korkun ve Titreyin!
İnsanlık tarihi boyunca, sahneye nice zâlimler çıkmış, bunların sergiledikleri zulümler insanlık tarihine kara bir leke olarak geçmiştir. İslâmiyet, yeryüzünde zulmü ortadan kaldırmayı esas alır. Bütün peygamberler ve peygamber yolunda yürüyenler bunun için çalışmışlardır. Zulmün ana kaynağı şirktir. Bu bakımdan cihadın temel gayesi, yeryüzünden şirki kaldırmak, İslâm’ın hükümlerini hâkim kılmaktır.
Kur’an-ı Kerim’de peygamberlerin mâceraları anlatılırken, zâlimlerden ve onların âkıbetlerinden de bahsedilir. Firavun, Nemrut, Câlut, Ebrehe gibi meşhur zâlimler kahr-u perişan olmuşlardır. Âd Kavmi, Semûd Kavmi, Nuh Kavmi gibi topluca zulüm kılıncını kuşananların zelil ve hâk ile yeksan oluşları nakledilmiştir.
Yunus Suresi’nin 39. Âyet-i Kerimesi’nde meâlen; “Bak ve araştır! Zâlimlerin sonu nasıl oldu!” buyrulmaktadır.
Günümüzde zulüm deyince akla, Gazze’de Yahudilerin ve yandaşlarının yaptıkları, Doğu Türkistan’da Çin’in yaptıkları, Arakan’da Budistlerin yaptıkları gelmektedir. Bütün bu zâlimlerin âkıbeti de geçmiş zâlimlerinki gibi olacaktır.
Biz Müslümanların en çok dikkat etmesi gereken husus, zâlimlere zerre kadar destek olmaktan çekinmektir. Hud Sûresi’nin 113. Âyet-i Kerimesi’nde meâlen şöyle buyurulmaktadır:
“Zulmedenlere meyletmeyin. Aksi halde size ateş dokunur (cehennemde yanarsınız). Sizin Allah’tan başka dostlarınız........
© Milli Gazete
visit website