menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Yahûdilik-Masonluk münâsebeti…

10 0
02.10.2024

1968’de Londra’da neşredilen yüksek tirajlı History of the 20th Century (20. Asrın Târihi) mecmûasının kapağında ve iç sayfasında, bütün Siyonist ve Farmasonların, her cinsden Emperyalistlerin, ayrıca içimizdeki “Sömürge Beyinliler”in düşman oldukları, dâimâ şahsıyetlerini tahrîf ve tezyîf ederek gösterdikleri mazlûm Abdülhamîd Han ile Müslüman (“Mürteci”) Türk Milleti… Onların hayâsız propagandasına nazaran, Müslüman Türk, Cennet’teki “şehevî hûrîler”e kavuşmak aşkıyle sayısız kelleler uçuran, mâmûr beldeleri harâbeye çeviren bir barbardır… Nisan 1876’da Osmanlı Hükûmeti Bulgar komitacılarının isyânını tenkîl edince, İngiltere’nin Mason Devlet Adamı Gladstone’un yazdıklarını hatırlıyalım: “Avrupa’ya ilk def’a girdikleri o karanlık günden beri, hey’et-i umûmiyeleri îtibâriyle, İnsanlık Âleminin en büyük insanlık düşmanı nümûnesi oldular. Nereye gitseler, arkalarında, iz hâlinde, uzanıp giden geniş bir kan hattı onları tâkîb ediyor ve hâkimiyetleri nereye uzansa oraya kadar medeniyet gözden kayboluyordu. Her yerde, kânûna değil, zorbalığa dayalı hükûmetin temsîlcileriydiler. Bu hayâtlarının rehberi, müdhiş bir muktadderât inancı ile, âhirette, şehevî bir cennet ümîdi idi.” Hz. Îsâ A.S.’a atfedilen şu söz ne güzeldir: “Seni ikiyüzlü! Önce kendi gözündeki merteği çıkar; o zaman kardeşinin gözündeki çöpü çıkarmak için daha iyi görürsün!”

***

Ali Fethi’nin İslâm düşmanlığı

Cemâatinin en azından kısm-ı âzamı gibi, sâdece Osmanlı düşmanı değil, keskin bir İslâm düşmanıydı da. Çekirdekden böyle yetişiyorlar! (Filvâki, Osmanlı’ya düşman olan, nasıl İslâma dost olabilir? Bittabi, iyi niyetli, yapıcı tenkîd başka şey, düşmanlık başka şeydir.)

Sâdece İslâma lâkayd olsalar, “Sizin Dîniniz size, bizim Dînimiz bize!” denilir geçilir… Fakat öyle olmuyor: İslâmı yıkmak, Milletimizi ondan tamâmen koparmak emeli güdüyorlar! Nitekim, hayâllerindeki “Laik Devlet” kuvveden fiile çıkınca, bütün gayretleriyle bu istikâmette çalıştılar ve -Milletimiz uyumıya devâm ettiği için de- pek geniş mikyâsda emellerine nâil oldular!

Ali Fethi’nin –aslında, mezkûr Dörtlünün ve Cemâatlerinin tamâmı gibi- koyu bir İslâm düşmanı olduğuna dâir şâhidimiz rahmetli Kâzım Karabekir Paşa’dır. Onun Hâtırât’ından naklediyoruz.

Kâzım Karabekir, 18 Temmuz 1923'te Ankara Garı'ndaki Kalem-i Mahsûs Müdürlüğü'ne uğrar. Orada, Müslümanlık hakkında harâretli sözler sarfedilmektedir. Karabekir Paşa da konuşur ve Müslümanlığı müdâfaa eder. Bunun üzerine Ali Fethi, “mütehakkim bir edâyle” Karabekir Paşa'ya şöyle hitâb eder:

“- Evet, Karabekir! Türkler İslâmlığı kabûl ettiklerinden böyle geri kaldılar ve İslâm kaldıkça da bu hâlde kalmaya mahkûmlar!” (Kâzım Karabekir Anlatıyor, Hazırlıyan: Uğur Mumcu, İstanbul: Tekin Ye., 1993, 6. basım, ss. 86-87)

Ali Fethi’nin, daha 1910’da ve bir Locada “Laik Devlet” projesini îlân etmesi

Mustafa Kemâl, Ali Fethi, Mustafa İsmet ve Ali Fuad Erden’den müteşekkil dört “Mason-İttihâdcı” arkadaş ve muhtemelen, aynı kesimin geniş bir kesimi, Osmanlı’nın gûyâ “Gayr-i Türk” beldelerini terk edip Anadolu’yle mahdûd, Avrupacı, Laik bir Devlet têsîs etmek istiyorlardı… Ve onların bu emeli, mensûb oldukları Locaların tâbi oldukları Büyük Locaların emellerine uygun düşüyordu…

Elimizde, bu vâkıaya dâir pek mühim bir şahâdet var. Onu bize nakleden, Mason Üstâdı Celil Layiktez’dir. Kaynağı: Courrier de la Champagne gazetesinin 3 Kasım 1912 târihli nüshası… Vâkıanın mahalli: Pâris’de Voltaire Locası… Târih: 1910… Konuşan: Türkiye’nin Pâris Askerî Ataşesi Binbaşı Ali Fethi Bey… Beyânâtı: “Farmasonluk, Türkiye’de de Fransa’da oynamış olduğu rolü oynıyacaktır!”

Bu sözün mânâsını tahlîl etmeden evvel, onun sıhhat derecesini müzâkere etmek mecbûriyetindeyiz. Bunun için, evvelâ, kaynağın nâkili Celil Layiktez, müteâkiben haberin kaynağı mezkûr Fransız gazetesi, arkasından sözün sarfedildiği Voltaire Locası üzerinde duracak ve bu bilgilerin ışığı altında bahis mevzûu sözün çok muhtemelen sahîh olduğunu ortaya koyarak onun ne mânâya geldiğini îzâh edeceğiz.

Celil Layiktez

Mason Câmiasının ekâbirinden olan ve daha ziyâde, Türkiye’de Masonluk târihi hakkındaki araştırma ve neşriyâtı, ayrıca nâşiri olduğu Tesviye........

© Milat


Get it on Google Play