menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Duydum ki Terfi Almış?

18 0
24.10.2025

​Birinin terfi aldığını duydum. Gerçekten de inanılmaz bir gayret gösteriyordu. İnsanüstü bir çaba harcıyor, yılmadan çalışıyor, sürekli anlamaya ve öğrenmeye odaklanıyordu. Asla sıradan ve basit şeylerle zaman kaybetmiyordu. Tembellik etmiyor, ciddiyetle çalışıyordu. Önünde net bir hedef vardı ve tüm varlığıyla ona kilitlenmişti.

​Elbette o da bir insandı. Yeri geldiğinde dinleniyor, yiyor, içiyor ve kendini eğlendiriyordu. Ancak bu uğraşıların hiçbiri onu ana gayesinden, hedeften uzaklaştırmıyordu.

​O biliyordu ki bu dünya geçiciydi, faniydi. Bu kısacık ömürde elde edilen hiçbir şey, kalbin asıl alakasına değmezdi. O, bu dünya perdesinin arkasındaki ebedî hakikatlere doğru yolculuk yaptığını biliyor ve yolculuğun gereğini yapıyordu.

​Peki o kim mi? O, hayatı gerçekten ciddiye almış, basit meselelerle vakit kaybetmemiş, içimizde sessiz sedasız ilerlemiş ve fani dünyadan ebedî âlemlere asıl büyük terfiyle göç etmiş, inançlı insanlardır.

​Gürültü ve Uyanış Arasında

​Etrafımızda öylesine büyük bir gürültü ve şamata var ki! O kadar çok engel ve mesafe koyuluyor ki, çoğu zaman hayatın ve kâinatın gerçeklerini görmeye, anlamaya fırsatımız kalmıyor.

​Oysa insan, şu sıradan, basit, kararsız ve gelip geçici dünyevî meşgaleleri – özellikle de o incir çekirdeğini doldurmayan gürültü ve dedikoduları – bir kenara bıraksa; gözünün önünde sergilenen ilahî sanat eserlerini, muhteşem manzaraları ve yaratılmış her şeyi fark edecek. Onları gözlemleyecek, düşünecek. Basit bir düşünceden derin bir tefekküre köprü kuracak. O köprüden, varoluşun bilgisine (Marifetullah'a) ulaşacak. O bilgiden sevgiye........

© Milat