Öğretmenime Mektup
Merhaba öğretmenim ben bir ilkokul öğrencisiyim. Sizin öğrenciniz. Bu sene ilkokul 4. Sınıfı bitiriyorum. İlkokula başladığım ilk günü hatırlıyorum. Nasıl bir öğretmenim olacak diye merakla beklediğim günler bitmiş ve nihayet sizinle tanışmıştım. Hepimizle tek tek tanışırken gözlerinizin içi gülüyordu tam da hayal ettiğim gibi. Harfleri, sesleri bize öğretmek için verdiğiniz çabayı, bazan sesinizin kısıldığını hatırlıyorum. El yıkarken, tuvaleti kullanırken, sıra olduğumuzda, beslenme yaparken nelere dikkat etmemiz gerektiğini bıkmadan anlattınız bize. Arkadaşımın eşyasını izinsiz almamayı, yere düştüyse elinden tutup kaldırmayı, paylaşmayı, kusuruyla dalga geçmemem gerektiğini, teşekkür etmeyi, özür dilemeyi sizden öğrendim. Siz bunları bana anlatmadınız, gösterdiniz. Benden aldığınız silgiyi geri verirken ettiğiniz teşekkür, arkadaşımla kazara çarpıştığınızda dilediğiniz özür benim hafızama yerleşti. Hani bir gün de elimize eldiven takıp diğer sınıflardaki arkadaşlarımızın bahçeye attığı çöpleri temizlemiştik. Biz atmıyorduk çünkü siz öğretmiştin bize çevreyi nasıl temiz tutmamız gerektiğini. O yüzden bizim sınıfımız da hep temiz olurdu. Derslerimizin ne kadar eğlenceli ve öğretici geçtiğini de hatırlıyorum. İtiraf edeyim matematik dersini önceleri pek sevememiştim. Ama siz bana sevdirmek ve öğretmek için oyun yolunu denediniz ve matematiğin ne kadar zevkli ve kolay olduğunu bana gösterdiniz. Saygılı olmayı sizin bize gösterdiğiniz saygıda öğrendim. Kantinde bizimle birlikte sıra olmanızda, konuşurken bizi sabırla dinlemenizde gördüm. Arkadaşlarımın tartışmalarına bulduğunuz çözümlerde, adaletli olmayı; her zaman bakımlı ve temiz olmanızda temizliği öğrendim. Kurduğunuz cümlelerden ve ricalarınızdan nezaketi aldım kendime. Bir oyuna alınmayan arkadaşımızın yaşadığı duyguyu anlamamız için yaptırdığınız dramadan empati kurmayı öğrendim. Yine bir dramada kolilerden yaptığınız uzay gemisi ile uzaya gidip geldim. Hayal dünyamı ve uzaya merakımın, ilgimin olduğunu gördüm. Bahçeye diktiğimiz sebze tohumlarını sularken büyüyecekleri ve yiyeceğimiz günleri hayal ettim. Çam ağacı fidanlarının bazılarının tutmayıp kurumasının sebeplerini de bize anlatıp üzülmememizi söylemiştiniz. Hatırlıyorum da kuraklık ile ilgili bir hikaye anlattığınızda ağaçlara üzülüp ağlamıştım, siz de bana ormanların kendilerini nasıl yenilediğini Allah’ın doğayı mükemmel yarattığını anlatmıştınız ve beni rahatlatıp........
© Maarifin Sesi
visit website