Kitaplar Arasında
Ankara’da kara kış beklerken, bahar havası yaşıyoruz. Hava sıcaklığı 15 derecenin üzerinde, pırıl pırıl, tertemiz bir hava var. Çık dışarıya, bu fırsat kaçmaz havası. Ben de öyle yapıyorum. Tur atmak yerine Söğütözü’ndeki ATO Congresium’a gidiyorum. Geçenlerde Ankara Çalıştayı, ardından Travelexpo Fuarı kapsamında Ankara’da ekoturizm panelinde konuşmacı olarak bulunduğum ATO’ya bu kez 19. Kitap Fuarı için geldim. Kitaplar söz konusu olduğunda gözü doymayanlardanım.
Bu yıl fuarın onur konuğu Gülseren Budayıcıoğlu. Uluslararası onur konuğu ise Güney Kore’den Yun Ko – eun. Gülseren Budayıcıoğlu popüler bir yazar, dizilerle adını duymayan kalmadı. Kitaplarını okumadım, yerli dizileri de izlemiyorum. Dolayısıyla yazarın eserleriyle ilgili değerlendirme yapamam.
Koreli Yun Ko-eun ülkesinde önemli bir yazarmış. Türkçeye çevrilmiş tek kitabı var: Afet Gezginleri. “Asıl afetin ne olduğunu biliyor musunuz? Afetten sonraki ortamdır. O zaman yaşamla ölüm bir kez daha ayrılır çünkü” cümlelerinin yer aldığı Afet Gezginleri, bana deprem sonrası gittiğim şehirlerde gördüğüm acı manzaraları hatırlattı. Kiraz çiçeklerini görmeye giderken tsunamiyle karşılaşan insanlarla başlıyor kitap. Bir tür acının pornografisi anlatılıyor. Jose Saramago’nun Körlük adlı romanında da bu durumun bir benzeri söz konusu. Körlük sorun değil, sonraki gelişmeler dehşete düşürüyor. 500’ü aşkın yayınevi ile sivil toplum kuruluşlarının katıldığı fuar, 10 Aralık’a kadar devam edecek. Fuarda ilk uğradığım yer sahaflar bölümü oldu. Fiyatları çok yüksek buldum. Kendi iş yerlerinde 20 liraya bırakabilecekleri kitaplar için asgari 50 lira fiyat koymuşlar. Sebebini sordum, stantları fahiş fiyattan kiralamışlar. Bu yüzden kitap fiyatlarını katlamışlar. Uğramadığım........
© Maarifin Sesi
visit website