‘Futbol’ca siyaset!
AKP, “ikinci parti” konumuna düştüğü son yerel seçimlerden sonra kısa süreli bir “şaşkınlık” yaşadı.
Temel felsefesi olan “En iyi savunma hücumdur”u unuttu.
Yıllardır hep “savunma”da kalan CHP ise belki de tarihinde ilk kez “atak” oynamaya başladı.
Ama dediğim gibi... Bu, sadece birkaç ay sürdü.
AKP ve Recep Tayyip Erdoğan kısa sürede toparlandı. Tam 22 yıldır uyguladığı “toplu hücum” anlayışına yeniden döndü.
Önce teğmenler meselesinde yine “mağdur” edebiyatı yaptı, sonra barış güvercinliğine soyunup MHP üzerinden yeni bir “açılım” süreci pompaladı.
Bir de Suriye’deki dönüşümden kendisine “başarı destanı” çıkarmaya kalkışınca, rüzgar tekrar eskisine döndü. Şimdi tüm gücüyle, “birinci parti” ünvanını bir süreliğine de olsa eline geçiren CHP’yi eritmeye çalışıyor.
Belediyelerini silkeliyor, prim borçları için köşeye sıkıştırıyor, belediye başkanlarını tek tek yolsuzluk ya da terör soruşturmalarına dahil ediyor!
★★★
Peki; CHP yönetiminin yapması gereken şey ne?
“Hücum futbolu” oynamak...
Savunmada kalıp kalesinde gol tehlikesi yaşamaktansa, hücuma çıkmak.
Bunu yaparken de elbette işin savunma kısmını da fazla ihmal etmemek.
Bana göre “kırmızı kart” sallamakla falan olacak şey değil bu... Gol atmak gerek, gol atmak!
Mesela... Genel başkan olmadan önce Kemal Kılıçdaroğlu’nun yaptığı gibi her gün bir “yolsuzluk dosyası”yla gündem yaratmak...
Eşleri,........
© Korkusuz
visit website