Özlemini çektiğim o fotoğraf…
Duyduğum saatten beri düşünüyorum ama bir yere koyamıyorum.
Kuvvetle muhtemel bu yazdığım makalenin sonunda da bir yere koyamayacağım.
Efendim, malumunuzdur, Reis, 20 Temmuz’da ‘kutlama’ için adada olacak.
Çeşitli etkinliklere katılacak, meclis de dahil bir takım konuşmalar yapacak. Ancak lafı fazla gevelemeden -ve konunun ‘meclis’ kısmını başka bir makaleye mahfuz tutarak- duyup da düşündüğüm habere geçmek istiyorum.
Güneyin en çok satan gazetesi olan Filelefteros dün duyurdu: Yunanistan Başbakanı Kiriakos Miçotakis, 20 Temmuz günü adada yapılacak olan işgali kınama etkinliklerine katılacakmış! Hatta bunu yapan tarihteki ilk Yunanistan Başbakanı olacakmış!
Ama bitmedi: Tarihte ilk kez Türkiye ve Yunanistan’ın en üst düzey yöneticileri, yani Başkan Recep Tayyip Erdoğan ile Başbakan Miçotakis, aynı anda ilk kez ada toprağında bulunacaklarmış!
Haydaaa, ne olacak şimdi?
İşaret desen var, hamaset desen var, manidarlık desen var ama normal şartlar altında düşününce mantık bulmak pek kolay değil!
O yüzden toparlaya toparlaya gitmekte fayda var:
20 Temmuz günü, adanın her iki tarafında da hamasetin tavan yaptığı, gerginliğin arttığı, çeşitli gösterilerin yapıldığı, kısacası nefretin had safhada olduğu gündür.
Nitekim normalde bu günlerden rutin beklentimiz şu olur: Türk tarafı marifetmiş gibi zaferi kutlar, gösteriler yapar, mağduru oynar, Rum-Yunan ikilisini oynar, şükrancılık enginlere sığmaz, uzaya taşar…
Rum tarafıysa maddi manevi kayıplarını ve hala daha bulunmayanları anar, işgali kınar, ELAM gibi örgütler sınırda “En iyi Türk ölü Türk” diyerek gösteri yapar, kimi densizler Türk plakalı arabalara saldırır ama bir tek şeyi göz ardı ederler:........
© Kıbrıs Postası
visit website