menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Tebrikler Devlet Bey

368 15
23.10.2024

“Terör başka siyaset başkadır. İkisi arasında duvar örülmeden, silah dışlanmadan en başta Kürt vatandaşlarımız refah ve huzur mertebesine zor ulaşacaktır. Silahlı mücadelenin terörü sona erdiremeyeceği gibi terörün silahsız da çözümü yoktur.

Terörist başının tecridi kaldırılırsa gelsin, TBMM’de DEM Parti grup toplantısında konuşsun, terörün tamamen bittiğini haykırsın. Bu kararlılığı gösterirse umut hakkından yararlanmasının önü ardına kadar açılsın. Adres İmralı’dan DEM’e uzansın, bu sorun ülke gündeminden tamamen çıkarılsın. Hodri medyan, buna varız.”

22 Ekim 2024 günü 10.30’dan başlayan konuşmasında Devlet Bahçeli’nin bu sözleri söylemesinden 10 dakika önce Karar TV yayınında yanlışlıkla ben bu sözleri söyleseydim başıma neler gelirdi?

Önce videom sosyal medyaya düşer. Troll hesaplar hainlikle suçlar ve Yıldıray Oğur tutuklansın hashtagiyle kampanyalar yapılırdı. Kampanyaya her partiden siyasetçi, gazeteci katılır. Öğleden sonraya doğru Youtube kanalımıza erişim engeli kararı çıkar, akşamında da gözaltı haberim gelirdi.

Aslında sadece ben değil, bu cümleleri Bahçeli’den 10 dakika önce kim söylese, benzer şeyler yaşardı.

Bunu Türkiye’de söyleme özgürlüğü olan iki kişi vardı: Erdoğan ve Bahçeli.

Erdoğan söyleseydi, ardından haklı bir soru gelirdi: Peki Bahçeli buna ne diyecek?

Yani bunu bu netlikte sadece Bahçeli söyleyebilirdi.

Ve söyledi. Söylemeyebilirdi. Hem de silah bıraktırma çağrısı yeter ki yap, istersen gel Meclis’te yap diyerek bu konudaki kararlığını ifade etmiş oldu. Çıtayı DEM Partililerin bile zor bela geçebileceği bir yere koydu

Bahçeli’nin bu cümleleri dün akşam tek başına konuşma metnine yazdığına, bunun da tokalaşması gibi şahsi bir eylem olduğuna herhalde artık kimse inanmıyor.

Konuşmadaki “tecrid” kavramı ve “umut hakkı” bile bunun planlı, hazırlanmış bir konuşma ve çağrı olduğunu gösteriyor.

Muhtemelen yürüyen süreçte Öcalan’ın zaten devletten duyduğu silah bıraktırma çağrısı isteğini, bu çağrının önünde en büyük engel olarak görülebilecek Bahçeli de tekrarladı.

Görüşmelerde konuşulanın çağrıyı Öcalan’ın gelip Meclis’te yapması olduğunu zannetmiyorum. Ama Bahçeli’nin bu metaforik anlatımıyla görüşmelerdeki devletin ciddiyeti gösterilmiş oldu. Yani bu konuşma, tıpkı DEM’lilerle tokalaşma gibi yürüyen süreçte atılmış bir güven verici adımdı.

Şimdi söz Öcalan’da olacak. Adaya muhtemelen yeğeni olan DEM Milletvekili Ömer Öcalan gidecek ve........

© Karar


Get it on Google Play