Orta Doğu’da savaş tamtamları çalıyor. 1960’lar ve 70’lerde olduğu gibi ABD İsrail’i silahlandırırken, Rusya bu defa Arapları değil, İran’ı silahlandırıyor.

Böyle bir ortamda, iyi haber, Türkiye’nin savunma sanayiinde ulaştığı seviyedir. Elbette yetersiz ama sanayi devrimini kaçırmış, dünya ekonomisine de ancak elli yıl önce açılmış bir ülke için hiç de fena sayılmaz…

Defens News adlı uzman kuruluşa göre, savunma sanayiinde zirvede olan “100 Şirket” içinde 5 Türk kamu şirketi yer alıyor: 42. sıraya yükselmiş olan ASELSAN başta olmak üzere, TUSAŞ 50. sırada, Roketsan 71. sırada, Askeri Fabrika ve Tersane İşletme AŞ ASFAT 94. sırada yer alıyorlar. Hepsini kutluyorum, daha büyük başarılar diliyorum.

Bunlardan MKE’nin kökeninde Milli Mücadele’nin İmalat-ı Harbiye atölyeleri vardır. 1950’de MKE adıyla kuruldu. Diğerlerinin kuruluşu 1970’ler ve 80’lerdir. ASFAT, çeşitli işletmelerin birleştirilmesiyle 2018’de kuruldu.

Türkiye’de modern savunma sanayiinin gelişmesinde Turgut Özal’ın ve 1985-1993 arasında Savunma Sanayi Müsteşarı Vahit Erdem’in adını teşekkürle zikretmek gerekir. Vahit Erdem’in “Hatıralarla Devlette 45 Yıl” adlı kitabında, hem kamu kurumu nasıl yönetilir, bunun liyakat ve etik örneklerini, hem savunma sanayiinin ivme kazanmasını okuyabilirsiniz. Birgün ayrıca yazacağım, geciktim bile.

Savuma sanayimizin bu iktidar döneminde de başarıyla geliştiği bir gerçektir.

Savunma sanayii; kaynak ayırımı........

© Karar