Yanlış bir terkip: İttihat ve terakki
Türkiye’deki siyasi partilerin de neredeyse hepsi İttihat ve Terakki Partisinin içinden çıkmıştır.
İttihat ve terakki adeta milletimizin kafasına kazınmış bir terkiptir ama yanlış bir terkiptir!
Çöküşünün son yıllarında Osmanlı’yı yöneten İttihat ve Terakki Partisinin programı, birçok yönüyle, yeni kurulan Türkiye Cumhuriyeti’nin de programı olmuştu.
Bu program, bir tarafta Batıcılığı, modernleşmeciliği (terakki) esas alırken, diğer tarafta Batılı düşmanlara karşı milliyetçilik, vatanseverlik hisleri temelinde bir araya gelip kenetlenme fikri üzerine kuruluydu (ittihat).
İttihat ve terakki kavramları ilk bakışta birbiri ile uyumlu gibi görünse de, ikisinin arasında derin bir karşıtlık söz konusu.
Çünkü ilerlemenin, gelişmenin (terakkinin) hedefi olan “muasır medeniyetlerle”, aynı zamanda karşısında birleşmeyi (ittihadı) gerektiren “düşmanlar” aynı!
Bu garip terazinin “terakki” ve “ittihat” kefeleri hep ters istikamette hareket ettiler.
Türkiye’de ittihatçıların sesi, kalkınmanın (terakkinin) hız kazandığı zamanlarda kısılırken terakki çabalarının başarısız olduğu zamanlarda güçlendi.
Batının gelişme çizgisini yakalama ümidi azaldıkça milliyetçilik ve Batı düşmanlığı (ittihatçılık) güç kazandı.
Üretilen “Batıya rağmen batılılaşma” gibi........
© Karar
visit website