menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

İki Suriye problemi

42 1
09.07.2024

İki ayrı “Suriye problemi” bulunuyor önümüzde. İlk olarak, 2011’de bu ülkedeki iç savaşa dahil olmamızın sonucu olarak bugün ülkemizde sayıları en az üç milyonu bulan sığınmacılarla ilgili sorun var. İkincisi, yine komşu ülkede yaşanan iç savaşın sonucunda sınırımızın güneyinde bir PKK devleti kurulmak üzere. Bir kısmı ABD’nin, öbür kısmı Rusya’nın himayesi altında faaliyet gösteren örgütün devletleşme riski.
Her iki sorunun da vaktiyle yapılan yanlış hesapların, hatalı tercihlerin sonucu olduğu vakıa. İç savaşın en fazla altı ayda biteceği, Esad’ın gideceği, Türkiye’nin himayesi altında bir rejim tesis edileceği düşünülüyordu. Dolayısıyla o hengamede ülkemize sığınan insanların da kısa sürede kendi vatanlarına dönecekleri bekleniyordu. Hiçbiri olmadı.

Ülkemizi her manada köşeye sıkıştıran iki büyük problem ortaya çıktı ve giderek bu problemlerin çözümü daha da zorlaştı.

Aradan geçen onca zaman boyunca sığınmacı probleminin yok sayılması, devletin bir göç ve göçmen politikasının mevcut olmaması, ne kalacakların entegrasyonu ne de gideceklerin planlaması ve hazırlığı yolunda adım atılmaması acı bir gerçek. Ne var ki bunu konuşup durmaya devam etmek bir şeyi değiştirmeyecek.

Suriye iç savaşına dahil olmamızın doğru mu yanlış mı olduğunu tartışmanın da artık fazla manası yok. O zaman “yapmayın, etmeyin” dedik, dinlemediler. Ama bugün artık “Biz demiştik” demenin fazlaca anlamı yok. İktidarı yapmış olduğu o yanlışın hesabını vermeye çağırmak da gereksiz. Hiçbir şeyin hesabını vermeye yanaşmayan, aslında hep doğru yaptığını savunan, ortadaki sorunların dış güçlerin veya içerideki muhalefetin eseri olduğunu iddia eden bir iktidar bu. Teflon tava gibi hep tertemiz kalıyor, üzerine hiçbir şey yapışmıyor.

Geçmişteki yanlışlar üzerine konuşmaya........

© Karar


Get it on Google Play