Tüm insanların eşit olduğu tek alan neresidir?
İnsanlar eşit doğmuyorlar!
Belki de bu yüzdendir; yaşamları da, akılları da, düşünce- duyguları da farklı oluyor.
Öte yandan insanın ölümünü bilmemesi mutluluk vericidir.
Hatta mutlu olmanın en temel özelliğidir.
Hiç ölmeyecek gibi yaşamak ya da ölümü hiç düşünmemek…
Cenaze evlerinde dahi siyaset ve futbol sohbetleri devam eder,
Hiç kimsenin iyiye yönelme, değişme gibi bir derdi olmaz!
Kim ölürse ölsün, canlı hayat devam eder!
*
Şiddet ve savaş insanlığın yüz karasıdır.
En büyük belirsizliği yaşatır, geleceğin planını bozar.
Kötü şeylerin olma ihtimali, insanı sinir hastası eder,
Kaygı verir, endişe yaratır, depresyona sokar!
Şiddete ve ölümlere yakından tanık olmak ise,
“Acaba yarın ne olacak” korkusunu yaşatır, hayatı altüst eder.
Değer yargılarını değiştirir, insanı değersizleştirir…
Acı varsa, gözyaşı varsa, yoksulluk varsa, eğitim de eksikse,
Hayatın güzel yanını değil, kötü yanını yaşamış oluruz.
Ve daha güzel yaşamların var olduklarını bilmeyiz…
*
Esas olan yaşamın kendisidir.
Toprak için, zenginlik için, mal için yaşamı kirletenler çok kötü insanlardır…
Bu anlamda dünya tarihine baktığımızda,
En çok insanın kendi türüne olan düşmanlığını........
© Hürses
visit website