'Acımasızca Dürüst Oscar Oylaması'
Sinemaya ucundan kıyısından ilgi duyup da Oscar ödüllerine kayıtsız kalan birinin olabileceğini sanmıyorum. Evet, birileri mutlaka geçerli nedenler belirtip Oscarları hafife aldığını söyleyebilir ama eğer bir filmseverseniz Oscar mevsimi geldiğinde bünyenizi tatlı bir telaş sarar; kendinize bile itiraf edemediğiniz bir telaş!
Ben Oscar gecesini severim… Bir ‘şenlik’, ‘panayır’ ya da bayram gibi…
Bu yıl da aday filmleri izleyip kendi ‘ödüllerimi’ dağıttım bile:) (Aşağıda görebilirsiniz)
Birçok sinemasevere göre bu yıl 13 dalda aday olan Oppenheimer’ın kazanıp kazanmayacağı değil geceden kaç ödül alarak ayrılacağı merak ediliyor. 10 ödül almasının sürpriz olmayacağını söyleyenler var.
Son yıllarda yapısı iyiden iyiye değişen ve üye sayısı 10 binin üzerine çıkan Akademi ‘En İyi Film’ ödülünü Oppenheimer’a vermezse son yılların en büyük şoku yaşanmış olur… Ben Akademi üyesi olsaydım oyum bir başka filme olurdu doğrusu!
Neyse, Oscar sezonu boyunca en keyif alarak takip ettiğim köşe The Hollywood Reporter’ın ‘Acımasızca Dürüst Oscar Oylaması’ serisi… Buraya konuşan, isimleri gizili, akademi üyeleri, laflarını hiç esirgemeden hangi filme, oyuncuya, yönetmene neden oy vermediklerini ya da verdiklerini açıklıyorlar. En az Oscar töreni kadar keyifli bir köşe… Filmlere sırf iyilik kötülük gibi kriterlerle oy verilmediğini, haset, kibir, adam kayırmacılık, arkadaş kıyağı gibi faktörlerinde etkili olduğunu gösteriyor…
Mesela işte bu yıl ‘En İyi Film’ dalı için bir Akademi üyesinin düşünceleri:
"HİÇBİR FİLMİN 3 SAAT 25 DAKİKA OLMASI GEREKMEZ!"
“Spider-Man: Across the Spider-Verse’ü Maestro’nun........
© Habertürk
visit website