Sürekli affetmenin gizli bedeli: Kırgınlık ve değersizlik algısı
Fakat bazı ilişkilerde denge bozulur; bir taraf sürekli kırılırken diğer taraf sürekli affedilir. İşte tam bu noktada affetmenin iyileştirici değil, yıpratıcı bir sürece dönüştüğünü görürüz. Psikolojik açıdan bakıldığında, sürekli affetmek kişiyi pasif bir kabullenmeye alıştırır. Başta “ilişkiyi korumak” ya da “emek boşa gitmesin” gibi iyi niyetli sebeplerle başlayan bu tavır, zamanla kişinin özsaygısını zedeleyen bir döngüye dönüşür. Çünkü her affediş, kırgınlığı yok etmez; sadece erteler. Ve ertelenen her kırgınlık, bilinçaltında birikerek değersizlik algısını güçlendirir.
Birçok danışanımda gördüğüm ortak noktalardan biri şudur: “Onca emek verdim, şimdi vazgeçmek istemiyorum.” Oysa emek, tek taraflı olduğunda kıymetini yitirir. Emeğin değer kazanması için........
© Haberton
