Devletin Ücretsiz Kitap vermesi
Geçmiş yıllarda ders kitapları sezon başında kitapçılardan alınırdı. Piyasada bulunmayan kitaplar için eylül ayında ikinci el kitap borsası kurulur; eski kitaplar alınıp satılır, elden ele geçerek dört beş yıl okunabilirdi. Zor elde edildiği için yıllarca öğrencilerin akıllarında kalan o kitaplar, miri malı gibi korunup saklanır; sene sonunda da gelecek yıl aynı dersi okuyacak öğrencilere satılır ya da bağışlanırdı. Böylece kâğıt ve kitap israfı en aza indirilmiş olurdu.
Bedava dağıtılan kitabın kıymeti bilinmiyor
AK Parti’nin iktidara gelmesiyle Hükümetin son derece iyi niyetli ve büyük fedakarlık yaptığı ve ama sonucu alınmayan uygulamalardan birisi ücretsiz ders kitabı dağıtımıdır. Millî Eğitim Bakanlığından yapılan açıklamaya göre; Bastırılacak kitaplar ders yılı başında sıralara konulacak, öğrenciler bir üst sınıfa geçince kitapları aldıkları gibi masaların üzerine koyarak gelecek kardeşlerine teslim etmiş olacaktı. Kitaplar böylece en az beş yıl kullanılacaktı. Ancak bu uygulama ortadan kaldırılarak kitaplar her yıl basılıp dağıtılmaya başlandı. Kitaplar her yıl bastırılıp bedava dağıtılınca kitabın kıymeti de bilinmemeye başlandı. O zamanlar kitap dağıtımı halkın alım düzeyinin düşük olması gibi nedenlerden dolayı doğru bir uygulama olarak takdir toplamıştı. Ancak gelinen noktada devletin dağıtmış olduğu kitaplar israftan öteye gitmedi. Kitapları devletin vermesi belki kulağa hoş gelebilirdi. Ancak kullanım biçimi, her yıl yenilenmesi, ülkeye ciddi bir külfet getirdiği dikkate alındığında ders kitapları politikasının yeniden belirlenerek daha uygulanır hale getirilmesi zaruretini doğurmuştur.
Yeni kitap demek; para, emek, kâğıt demektir.
Bir kitabın ömrü elden ele geçmek suretiyle en az beş yıl olması gerekirken fiziğin, kimyanın, geometrinin, felsefenin hangi konusu değişti ki her yıl yeni kitaba ihtiyaç duyuluyor! Toplama, çarpma, çıkarma ve bölme binlerce yıldan beri aynıdır. Temel dersler ve ders konuları aynı kaldığı sürece kitapların çok sık değiştirilmesi, işlevsiz hale getirilmesi doğru değildir. (1)
Artık eski yıllara göre herkesin alım gücü epeyce yükseldi. Ayrıca bedava verilen hiçbir şeyin kıymeti bilinmemektedir. İnsan belli şeylere ulaşmak için bir miktar bedel ödemeli, gayret etmeli ki ulaştığı metanın kıymetini bilsin. Bu nedenle okullarda bedava kitap dağıtma eski cazibesini kaybetmiştir. Yirmi sene önce bir hastaya Aspirin verdin diye sürekli aynı ilacı vermek doğru değildir. Özellikle şehirlerde kafelerde oturup çaya, kahveye her oturuşta 100 lira veren insanlar........
© Habername
visit website