Hangisi daha kötü
Kötüler mi daha kötü yoksa kötülere göz yumanlar mı ? Bu soru biraz felsefi gelebilir size. Ama hayatı anlamlandırmak ve güzelleştirmek için cevabını bulup problemi çözmek zorunda olduğumuz bir soru bu. O zaman öncelikle kötünün ne olduğunu tanımlamaya çalışalım.
Kötülük kavramı Ahlak Felsefesinin konusu olmuştur. Platon kötülüğü “doğadan gelen ya da bilinçli insan eyleminin sonucu olan ve insan varlığına bu dünyada ki yaşamda büyük zarar veren durum ,oluşum ya da şey” olarak açıklar. İslam felsefesi de kötülüğü konu olarak ele almıştır. İbn-i Sina ya göre ise kötülük “ kemalin yokluğudur. Kötülüğün kendi başına salt bir varlığı yani ontolojik gerçeği yoktur. Çünkü kötülükle yakın alakası olan maddenin varlığı,zaten müstakil varlık değildir”
Kötülüğün bu iki farklı tanımından sonra dünyayı yaşanmaz kılan kötülere ve kötülüklere bakarken bunlara göz yuman çoğunluğu da göz ardı etmeyelim. Mesela Çinin Doğu Türkistan’da uyguladığı zulüm büyük bir zalimlik ve kötülüktür. Bu zulmü görerek sessiz kalan bütün geri kalan çoğunluk sadece bu zulme ortak olmakla kalmamış aynı zamanda kötülüğün yayılmasına ve çoğalmasına sebep olmuştur. Yıllardır süren bu zulme ses çıkarılmadığı için bir benzeri de İsrail tarafından Gazze de uygulanmakta ve kötülük hızını arttırarak yayılmaya devam etmektedir. Yarın aynı zulüm susanların ülkesine de uğrayacaktır emin olun.
Kötülük bireyleri etkilediği gibi toplumları da top yekun etkilemektedir. Uydurma ata........
© Habererk
visit website