Üç tarz-ı siyaset...
Malumunuz Yusuf Akçura "Üç Tarz-ı Siyaset" başlıklı makalesini 1904 yılında yazdı. Yani bundan tam 120 yıl önce!
Unutmuş olabiliriz ama bu makale o tarihlerde Mısır Kahire'de "Türk" adı ile Türkçe neşriyat yapan bir gazetede yayınlandı. Bu Türk'ün ve Türkçe'nin ne kadar geniş bir coğrafyaya yayıldığının sadece ufak bir göstergesidir.
Yusuf Akçura bu makalesinde, Osmanlı'yı kurtarmak için ortaya çıkmış olan "Osmanlıcılık, İslamcılık, Türkçülük" akımlarını ele alır ve bu akımların olumlu olumsuz yanlarını ayrıca da ne kadar uygulanabilir olduklarını anlatır.
Günümüzde nasıl başta Avrupa olmak üzere Batı'yı insan hakları ve adalet konusunda samimi bulmuyorsak o dönemin Türk aydınları da aynı düşünceydiler. Onlara göre Osmanlıcılık ve İslamcılık siyasetleri Batı mahreçliydiler.
Örneğin bir Jön Türk olan Şerafettin Mağmumi 1900'lü yılların başında "Medeni milletlerin (Avrupa) diline doladıkları adalet ve insaniyet sözlerine inanmak tam bir ahmaklıktır ve bu olağanüstü bir kandırmacadır. " demektedir. Yani günümüze baktığımızda da değişen bir şey yoktur...
Dönemin şartları içerisinde, çeşitli milletleri, dinleri, kültürleri bünyesinde barındıran bir imparatorluk olan Osmanlı'nın içinden bir "Osmanlı Milleti" çıkarmak imkânsız gibidir!
Zaten Osmanlı tebaası olan Sırplar, Rumlar, Bulgarlar, Makedonlar, Karadağlılar, Arnavutlar ve benzerleri bunu hiç istememiş ve kabullenmemişlerdir...
Yusuf Akçura bu konuya değinmekle beraber "... Bu yüzden zannımca, artık Osmanlı Milleti meydana getirmekle uğraşmak, beyhude bir yorgunluktur. " demektedir.
İslam birliği yani İslamcılık onun anlatımlarına göre "... İslam mümin olan........© Habererk
visit website