Devletin milleti olmaz mı?
Numan Bey, ‘’Devletin milleti olmaz, milletin devleti olur’’ demiş. İlk duyulduğunda kulağa hoş gelen, dünyaya liberal ya da sosyal demokrat perspektiften bakanların sloganlaştırdığı bu cümle, doğrumu? Bir hakikatin ifadesi mi? Gerçek dünyada bir karşılığı var mı?
Tarihte devleti olmamasına rağmen varlığını sürdürmeyi başarabilen çok sayıda millet var. Yahudiler devletlerinin yıkılmasının üzerinden yaklaşık iki bin yıl geçtikten sonra İsrail’i kurdular. Yani iki bin yıl devletsiz kalmalarına hatta bu sürenin 1600 yılı vatanlarından uzakta, farklı coğrafyalarda geçmesine ve İbranice’yi unutmalarına rağmen millet olma vasfını yitirmediler.
Araplar yaşadıkları coğrafyaya göre değişmekle birlikte takriben 400 yılla 1000 yıl arası sürede devletsizdiler. Ruslar ya da daha doğru ve geniş ifadeyle Doğu Slavları beş yüz yıl Türk egemenliğinde yaşadılar. Sasani devleti yıkıldıktan sonra önce Arapların ardından Türklerin egemenliğine giren Farslar, Pehlevi hanedanı kurulduğunda 1200 yılı aşkın süredir devletsizdiler.
Demek ki devletleri yıkılan hatta vatanlarından çıkarılan milletler yok olmayabiliyorlar. Konuyu Türkler açısından ele aldığımızda; Türkler, aynı dini paylaştıkları ya da dinini kabul ettikleri ulusların kurduğu devletlerde yaşarken asimile oluyorlar. Aynı dini paylaşmadıkları uluslar tarafından asimile edilemiyorlar. Çin en sonuncusu Sarı Uygular olmak üzere onlarca Türk halkını asimile etti.
Anavatandaki Uygur devleti yıkıldığında Uygurlar Doğu Türkistan’a, Sarı Uygurlar Kansu ve Yunnan’a yerleştiler. Sarı Uygurlar önce Budizm’i kabul ettiler, sonra Çince konuşmaya başladılar ve nihayetinde Çinlileştiler. Uygurlar komşuları Karlukların etkisinde kalarak İslam’ı kabul ettiler, dillerini korudular ve bugün kendi devletleri olmamasına ve zulüm görmelerine rağmen varlıklarını........
© Habererk
visit website