Ey Kadir, Kahhar ve Müntakim Olan Allahım..!
Neyi yazacağız?
Acıları mı paylaşalım?
Düştüğümüz zilletin kahreden utancını resmedip "bakın biz işte bu haldeyiz mi” diyeceğiz?
Parçalanmış sabi cesetlerini Frenk âlemine gösterip; "bakın bakın İsrail körpe çocukları bile öldürüyor" diyerek Amerikalı' dan, İngiliz’den, Alman'dan, Fransız'dan yardım ve merhamet mi dileyeceğiz.
Haritada, yavaş yavaş yok edilen Filistin'in yerini birbirimize gösterip "bak bak kardeş, bu İsrail soykırım uyguluyor, yakında Gazze'yi de haritadan silip, Filistin'in Akdeniz'e çıkışını tamamen ortadan kaldıracak" deyip ardından "vah vah çok yazık olmuş" diyerek, karşılıklı iç geçirdikten sonra, etrafımızın kuşatılmakta olduğunu fark etmemek için kafamızı kuma gömüp o halde yaşamayı sürdürdüğümüzü mü yazacağız?
Sahi bu zulüm çağının karanlık İmparatorları tarafından bedenleri değil de ruhları esir edilmiş olan biz, yani fiilleriyle değil de hayalleriyle Müslüman olan biz, neyi yazıp, neyi konuşacağız?
Paryalanmış ve iki yüzyıldan beridir düştüğü zillet çukurunda debelenen, debelendikçe batan, dostunu, düşmanını tanıma yetilerini yitirip birbirine saldıran ve saldırdıkça, kan içtikçe gaddarlaşan, gözleri karanlığın krallarına kapalı, sadece kendinden olanları yok etmek için birbirine açık olan biz mi; İzzetli, iffetli, dirençli ve sahiden Müslüman olan Ammar'ın, Selahaddin'in, Abdülhamid'in torunlarını yazacağız?
Mısır'da güçlü bir Muhammet........© Haber7
visit website