Mescid-i Aksa kurtulduktan sonra!
Ham hayallerle oyalanıyoruz. Mescid-i Aksa Siyonist işgalden inşallah bir gün mutlaka kurtulacaktır. Ya da Siyonistler Mescid-i Aksa’yı yıksalar ne yazar, yine yaparız. Orada kutsal olan o yapı değil, o makamın kendisi. Kaldı ki, o yapının en küçük taşına zerre-i miktar bir zarar gelsin istemeyiz.
Bakın, Mescid-i Aksa inşallah Siyonistlerin elinden kurtulacak, peki Mekke ve Medine’yi, Kabe-i Muazzama ile Mescid-i Nebevi’yi Suudilerin elinden ne zaman, nasıl kurtaracağız, bu konuda fikri olan var mı? Mukaddes beldelerin Hadimi olunur, hâkimi değil. Evinize giren hırsızın, saldırganın, ırkının, dininin, mezhebinin bir önemi var mı? Hırsız, hırsızdır; katil de katil.
Tamam, Ehud Barak öyle demiş, hiçbir Yahudi devleti 80. Yılını görmemiş, Yani bu hesaba göre, İsrail de miadını doldurmak üzere. Yani bizden Mescid-i Aksa’nın kurtuluşu için Gazze dışında bir direniş topluluğu yok. O zaman Siyonistler birbirine düşecek (ki düşmüş vaziyetteler zaten) ve Mescid-i Aksa Müslümanların kontrolüne geçecek. Müslümanlar dedimse, onlar Abbas’ın adamları, ya da Dahlanist’ler olmasın. Yani o zaman buna razı mısınız, yoksa bu kez birbirimize mi düşeceğiz.
Ya hu, Mısır, Tur-i Sina’nın hemen yanındaki Şarm el Şeyh’te Yunan adalarını kıskandıracak bir “Turizm merkezi” kurdu, artık Arap VIP CIP oraya gidiyor. Kimse’nin sesi çıkıyor mu? O mukaddes vadi Satanist Pedefolik, Siyonist’lerin zihniyet ikizlerinin eğlence merkezi oldu. AGARTHA’cılardan Arap EPSTEİN’ciler, Arap’larla iş tutan “Bizim” yerli ve milli’ler, HABATçılar hepsi orada. Arapların içindeki AGARTHA’cı EPSTEİN çetesinin zihniyet ikizi BlackWater’in korumasındaki Arap VIP CIP’leri ve onların Şarm el Şeyh’in hercai gülleri Arap dünyasını helake sürüklerken, Arab dünyasının siyaset ve iktisadını ellerinde tutan sermaye sahipleri bu din, ahlak, gelenekten, biyolojik cinsiyetlerinden bağımsız Fahişeler ve onların türevlerine pozitif ayırımcılık yaparken, bizim yeşil sermaye sahipleri ve şeyh efendileri aceba ne yapıyorlar. (AK Parti içindeki AKP’liler duymasın da, alınırlar sonra)
Tamam, İsrail yıkıldı. İran İsrail’i yıkmadı ama, İsrail’i İran yıkmadı ama, bakın o zaman İran da Suriye’de, Hizbullah da, Irak, Yemen, Bahreyn Şia’sı, Kudüs’e, Mescid-i Aksa’ya sahip çıkmak için hemen seferber olacaktır. Bu arada tabi Şeytan boş durmayacak, Şeytanın dostları da. ABD, İngiltere, AB, tarafları birbirine kışkırtmak için ellerinden geleni yapacaklardır.
Durun daha bitmedi. Beterin de beteri var. Kadrolu, Kripto iki Mehdi birden çıktı diyelim. Adamın kafasında Chip takılı, herşeyi biliyor. BioEnerji yöntemi ve artırılmış sanal gerçeklikle, (Haşa) mucizeler gösteriyor(!?), her ikisi de. Dünya media’sı Satanistlerin elinde. Örgütlenmiş kıyamet senaryosu haberleri ve afetler arkası arkasın a geliyor. Şiilerin mehdisi, Hasan el Askeri’nin kayıp oğlu. Ashab-ı Kehf gibi uykudan uyanmış. Şemaili şerifteki gibi aynen Peygamber siması. Sünnilerin mehdisi görevlendirilmiş biri. Annesi-babası yaşıyor ya da yakında ölmüş. Siz kimden yana olursunuz? Birinin elinde Hz. Davud’un kılıcı, ötekinin elinde Hz. Musa’nın asası. “Mühür kimdeyse Süleyman o mu”? Ya Mühür ikisinin de elindeyse.
Ya hu emanet sandığını bir kıta melek koruyor, aranmakla bulunmaz. O’nun zamanı ve emanetçisi var. Ama artırılmış sanal gerçeklikle Emanet sandığı da imitasyon olarak ortaya çıkarsa ne yapacaksınız. Şimdi burada durun. Daha Mesih’e, Dabbet-ül arza gelmedik. Deccal çıkmadı daha, Yecüc Mecüc çıkmadı, Kıyamet savaşı başlamadı. Mehdi konusu Şii-Sünni meselesi de, Mesih, Yahudi, Hristiyan ve İslam topluluklarının ortak sorunu. Emanet sandığı da öyle. Mesih ya da Meşiah, her ne ise, Mehdi’lerden hangisine işaret edecek. Ya Şeytan, “3 İsa”........
© Haber Vakti
visit website