menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Tinsel yolculuklar

6 0
22.03.2024

Dijital medyanın hegemonyası karşısında kilise, cami, okul gibi geleneksel kurumlar, ideolojik yönlendirmede eskisi kadar etkili olamıyor. Bireylerin sanal iletişim olanakları çoğaldıkça bu kurumların otoritesi sarsılıyor. Microsoft, Google, Facebook, Instagram, X gibi dijital dünyanın devleri salt küresel yurttaşlar için teknoloji ve hizmet üreten ticari kuruluşlar değil. Bunlar aynı zamanda kitleleri kültürleme işlevini yerine getiren emperyalizmin ideolojik aygıtları. Dolayısıyla dijital medyada yeni ilişkiler kuran bireyin geleneksel kurumlarla olan bağının giderek zayıflaması olağan bir sonuç. ABD’de yayımlanan güncel bir raporda Hristiyanlığın yaklaşık otuz yıldır gerileme eğiliminde olduğu belirtiliyor. Anketlere verilen yanıtlarda dini aidiyetin azaldığı; insanların kendilerini hümanist, ateist, agnostik veya sadece maneviyatçı olarak tanımladığı saptanmış. Böyle giderse 2070 yılına gelindiğinde Amerika’da Hristiyanlığın baskın bir din olma özelliğini yitirebileceği öngörülüyor[1].

Geleneksel dinden hoşnut olmayanlar, anlam, şifa ve aidiyet arayışlarını karşılayacak farklı seçeneklere yöneliyor. ABD’de ateist kiliselerin yanı sıra “kutsal çiçek” diye adlandırılan esrardan şifa arayan kiliseler bile var. Örneğin Denver, Colorado’daki Uluslararası Esrar Kilisesi’nin üyeleri kendilerini “uçuş uzmanları” olarak tanımlıyor. Esrar, geleneksel dinin büyüsünü yitirmiş kişiler için bir şifa aracı olarak görülüyor; burada çeşitli hümanist, etik ve manevi yönelimlerin vurgulandığı alternatif ritüeller yapılıyor. Kilise, ilahi ve doğaüstü hakikatleri aramak yerine kentin gündelik sorunlarını hafifletmek için uğraşıyor. Bunlar arasında........

© Gazete Manifesto


Get it on Google Play