menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

En İyi Siyasetçi En İyi Hikâye Okuyandır

41 1
16.05.2024

Bir insanı iyi bir siyasetçi veya stratejist yapan en önemli unsur, onun ne kadar iyi hikâye okuduğuyla doğrudan bağlantılıdır. Okumak insanın kendisini tanımasıyla başlar ve ötekilerle devam eder. Okuma düzeyiniz hangi daire içinde kalıyorsa o kadarlık bir alanda başarı elde edersiniz. İnsan kaderin kendisine yazmış olduğu hikâyeyi anlamakla yola çıkar.

“İlim kendini bilmektir” ifadesiyle başlayan ve devasa bir yolculuğun çıkış noktası olan “ben”i ya da “ego”yu anlamak, sahip olunan en büyük maharettir. Sosyal bilimlerdeki bütün köşe ve kilit taşları kendini bilen insanın bu bilinirliğini sistematik bir üslup içinde bir başkasıyla paylaşmasıyla oluşur. Konfüçyüs’ten Sokrates’e, Descartes’tan Kant’a, Marx’tan Nietzsche’ye, Wittgenstein’dan Derrida’ya aklınıza gelebilecek bütün filozofların yaptığı tek şey arzularını, tutkularını, inançlarını, zaaflarını hâsılı bütün duygusallıklarını ifade etmenin ötesine geçmemiştir. Onlar bizlere bir şeyler kanıtlamaktan ziyade kendilerini anlatmayı tercih ettiler. Bizler de onlarda kendimizi bulduk. Tanımlayamadığımız tutkularımızı onlarda ortaya çıkardık. Freud’u psikanalizin merkezine koyan şey onun kendini cesurca ifade edebilmesinde yatar. Bütün bu cesur lakin sistemazite edilmiş duyguların ifşası diğer insanların kendi egolarıyla yüzleşmelerine vesile olur. Filozof ve psikologlar bizlere ya yeni hikâyeler kurguladılar ya da kabullendiklerimizi sil baştan yazdılar. Yeniden tasarımın öncüleriydi onlar.

Bir insanın ruhsal donanımını oluşturan din ve kültür, ideolojik söylemlerle birleştiğinde ortaya çok farklı kişisel ve toplumsal hikâyeler çıkar. Tanrısal ve yaşamsal şartların bizde oluşturduğu duyguların ideolojik yansımalarına dair hikâyeleri çoğumuz fark etmeden yaşar gideriz. Ancak kimileri var ki bu hikâyelerin kaynaklarını, nerede ve nasıl oluştuğunu, sizde veya toplumda nasıl tesirler bıraktığını ziyadesiyle iyi bilir. Siyasetçi ve stratejisti ortaya çıkartan en temel güç, bu hikâyelerin en iyi şekilde okunmasında yatar.

Ulusal boyutta düşündüğümüzde, bir toplumda lider olacak kişinin yapması gereken en önemli şey, hitap ettiği kitlenin bütün sosyo-psikolojik değerlerini yakından tanımasıdır. Şayet tanıdığı ve hitap ettiği kesim kendisi için yeterli değil ise bu kitleye çok da uzak olmayan diğer gruplara hitap edecek söylemler geliştirmek zorundadır. İki, üç veya daha fazla katmanlı bu kitle iletişim tekniklerinde, tilkilerin kuyruklarını birbirine değdirmeden hareket edebilmek bu grupların hikâyelerine vakıf olmaktan geçer. Bu yüzden bilmem kaç eğilimi bir araya getirmeye çalışan liderlerden bahsedilir. Burada önemli olan siyasetçinin kendisine temel aldığı kitle ile buna yancılık yapacak grupların çatışmasız ve çıkarcı bir ortamda bir araya getirilmesidir.

Tasarımcılar her ülkenin nevi şahsına münhasır olmak üzere krallıktan cumhuriyete geniş yönetim yelpazesinde hikâyeler yazarlar. Toplumsal bellekten esinlenen hikâyeler – ki bu çoğu zaman bir zulüm ve ezilmişlik üzerine inşa edilir – her........

© Fikir Coğrafyası


Get it on Google Play