Kılıçdaroğlu kayığa binerse…!
CHP’nin en çok kaybeden genel başkanıydı.
İrili ufaklı girdiği her seçimden mağlup ayrıldı.
“Demokrat dede”, “kronik mağlup” gibi ünvanları
Türk siyasetine o kazandırdı.
2010 referandumunda adresini değiştirmediği için oy kullanamadı.
Yürüyen merdivene ters bindi.
Şiddetle karşı çıkmasına rağmen
TBMM’deki anayasa değişikliği görüşmelerinde de oy kullanmadı. (2017)
6’lı masa gibi ucube bir oluşumun başını çekti.
Oyu tüm anketlerde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın altında çıktı.
Ancak geri çekilmedi.
Aday oldu.
Mansur Yavaş ve Ekrem İmamoğlu’na asla şans tanımadı.
Oysa anketlere göre İmamoğlu ve Yavaş daha avantajlıydı.
Seçimi kaybedince “çevrem beni zorla aday yaptı…" dedi.
Ama o, yine de kendisini başarılı ilan etti.
Bugünkü yazımızın kahramanı
ipuçlarından da tahmin edeceğiniz üzere Kemal Kılıçdaroğlu…
Türk siyasi tarihinde kaybedenler kulübünün en kıdemli üyesiydi Kılıçdaroğlu.
Yenilgiye doymuyordu.
“Şerefli mağlubiyet” gibi terimler onun lügatında yoktu.
Sadece kaybetmeye oynuyordu ve asla geri çekilmiyordu.
Mağlubiyetlerine bir yenisini de CHP kurultayında ekledi.
Kendi delegeleriyle girdiği kurultayı kaybetti.
Ama o yenilgiyi de kabul etmedi Kılıçdaroğlu.
“Değişim, değişim diye arkadan hançerlendim” dedi.
Başarısız olan yine kendisi değil, başkalarıydı.
***
Ankara ve İstanbul’da ofis açması.
Köşe yazıları yazması.
Göstere........
© Elips Haber
visit website