Örtülü kâr dağıtımına farklı bir uygulama
Bugün oldukça teknik ancak birçok işletmede karşılaşılabilecek bir konuda yazacağım; örtülü kazanç dağıtımı. Öncelikle müesseseyi kısaca özetleyeyim.
Ticaret şirketlerin temel amacı kâr elde etmek ve elde edilen kârı ortaklara dağıtmak. Bu çerçevede şirketlerin, ilgili düzenlemeler çerçevesinde, dönem sonunda kârı belirleyip, yasal yükümlülükleri yerine getirdikten sonra, ortaklara dağıtması beklenir. İlişkili kişilerle, emsaline uygun olmayan fiyat veya ücretle yapılan işlemler sonucu, ilişkili kişilerin bir kısmına yapılan kâr veya varlık aktarımı, örtülü kazanç aktarımının konusunu oluşturuyor.
Kurumlar vergisi uygulamasında örtülü kazanç aktarımı
Kurumlar Vergisi Kanunu, örtülü kazanç aktarımı müessesesini bir vergi güvenlik önlemi olarak düzenlemiş. Kanunun 13. maddesine göre, kurumların, ilişkili kişilerle emsaline uygun olmayan bedel veya fiyat üzerinden mal veya hizmet alım ya da satımında bulunmaları durumunda, kazanç tamamen veya kısmen transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü olarak dağıtılmış sayılıyor.
Bu durumda, örtülü olarak dağıtılan kâr, örtülü kazanç dağıtan kurumda gider kabul edilmiyor, kâr dağıtılan kurumda ise iştirak kazancı sayılarak kurumlar vergisinden müstesna tutuluyor.
Sermaye piyasası mevzuatında örtülü kazanç aktarımı
Kurumlar Vergisi Kanunu’nda yapılan düzenlemeye benzer bir düzenleme, esas olarak küçük yatırımcıların haklarının korunması amacıyla Sermaye Piyasası Kanunu’nda da yer alıyor. Kanun’un “Örtülü kazanç aktarımı yasağı” başlıklı 21. maddesiyle;
Başta halka açık şirketler olmak üzere kapsama giren ortaklıkların, ilişkili kişilerle emsallerine uygunluk, piyasa teamülleri, ticari hayatın basiret ve dürüstlük ilkelerine aykırı olarak farklı fiyat, ücret, bedel veya şartlar içeren işlemlerde bulunarak örtülü kazanç aktarımında bulunmaları yasaklanmış,
Kazanç aktarımının Kurulca tespiti hâlinde halka açık ortaklıkların, kendilerine kazanç aktarımı yapılan taraflardan, aktarılan tutarın kanuni faizi ile birlikte mal varlığı veya kârı azaltılan ortaklığa iadesini talep etmesi, kendilerine kazanç aktarımı yapılan tarafların da aktarılan tutarı kanuni faizi ile birlikte iade etmesi zorunlu tutulmuş.
Öte yandan, Sermaye Piyasası Kanunu’nun 110. maddesinde ilişkili taraf işlemleriyle örtülü kazanç aktarımı “görevi kötüye kullanma” suçunun nitelikli hali olarak sayılmış ve Türk Ceza Kanunu’nun 155. maddesi kapsamında hapis cezası öngörülmüş durumda.
Ticaret hukukunda örtülü kazanç aktarımı
Örtülü kazanç veya varlık aktarımı, sadece halka açık şirketlerde değil, bütün şirketlerde, bazı pay sahiplerini, çalışanları, alacaklıları ve........© Ekonomim
visit website