menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Üç parti üzerinden siyasetin yakın geleceği

15 1
22.04.2024

Yerel seçimler geçti geçmesine ama seçim sonuçlarının yarattığı etki artarak sürmeye devam ediyor.

Diğerlerinde de benzer şeyler yaşanıyor ama biz şimdilik üç partiye odaklanalım: AK Parti, CHP ve İYİ Parti. Bu üçüne odaklanalım çünkü üçü de varoluşları açısından derin bir tartışmanın içine yuvarlanmış durumdalar.

Tabii ki temelde üç parti için de “yeniden yapılanmak lazım, ama nasıl” sorusu ortada duruyor. Ve fakat bu soru partilerin içindeki alt üst oluşun, bir iç hesaplaşma çabasının olduğu gerçeğini değiştirmiyor.

Malum, bizde işler iyi giderken kimse ağzını açmaz, ağzını açanı da “yeni icat çıkarma” diye azarlarlar. İşler sarpa sarınca konuşursanız da bu kez “teker kırıldıktan sonra yol gösteren çok olur” sözü devreye girer. İki halde de söyleyecek sözü olanın ciddiye alınmadığı bir durum söz konusudur yani. Benzer durum şimdi siyasi partilerde yaşanıyor. “Ben demiştim”cilerle “bunun suçlusu kim”ciler bir yanda “ben yapmadım falanca yaptı”cılarla “o değil de bu olsaydı kazanırdık”cılar bir tarafta.

Üç partideki gelişmelere tek tek göz atalım isterseniz…

Önce iktidar partisinden başlayalım. Deyim yerindeyse AK Parti’de her kafadan bir ses çıkıyor. Gelinen noktada durumu şöyle özetlemek mümkün: bir tarafta parti yöneticileri, eski bakanlar, eski-yeni milletvekilleri, parti kuruluşunda görev almış isimler diğer tarafta danışmanlar, baş danışmanlar, bürokratlar, yeni siyasete girmiş ya da yülselmişler var. Yok yok bu kadar net iki ayrı cephe yok. Bir de bu cephe gibi görünen yapıların kendi içindeki tartışmalar, çekişmeler ve hatta çekememezlikler var. Hal böyle olunca doğal olarak kaos da büyüyor kuşkusuz. Misal, partide ve kabinede görevden alınacaklara ilişkin spekülasyonlar emin olun yine parti içinden........

© Ekonomim


Get it on Google Play