menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Türkiye’ye özgü “rasyonel zemin” kuralları var mı?

4 3
25.12.2023

2024 yılına girerken, yeni ekonomi yönetimi sonuç almaya başlamışken uyacağımız akılcı uluslararası normların neler olduğunu sorgulamamız gerekiyor.”

Dünyanın, ülkelerin, şirketlerin, örgütlerin ve bireylerin yaşamlarını yıllık dönemlerle sorgulamaları, yıl biterken kazanım ve kayıpların net bir fotoğraf gibi ortaya konulması aklın gereğidir. Yeni yıldan ve gelecekten umutlanmak, uzun erimli hedefler belirlemek, hayaller kurmak, plan ve programlar yapabilmek ortaya çıkan hesap özetinin yansıttığı gerçeklere bağlıdır.
Geride bırakmakta olduğumuz 2023 yılında Türkiye ekonomide yılı tam ortadan ayıran iki faklı yönetim kadrosu ve anlayışla karşılaştı. Yeni söylemdeki keskin farklılık ancak yılsonuna doğru göstergelere ve enflasyon verilerine biraz yansımaya başladı. Siyasi kaygıların ve seçim hesaplarının ağırlaştırdığı ekonomik dengeler içerde ve dışarda güven verecek yeni bir ekonomi yönetiminin göreve gelmesini zorunlu kıldı. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Merkez Bankası Başkanı Hafize Gaye Erkan ve yeni Para Politikası Kurulu üyeleri sakin limana çekilecek geminin güven çıpası olarak düşünüldüler. Mehmet Şimşek’in “Türkiye’nin rasyonel zemine dönmek dışında seçeneği kalmamıştır” sözü akıllara kazındı. Böylelikle iktidarın yöneldiği seçim ekonomisinin muhalefet partilerinin de inanılmaz katkısıyla ülkeyi getirdiği akıldışı durum kayıtlara geçti.

“Rasyonel zemin” kuralları ne kadar evrensel?

Mehmet Şimşek yıl ortasında yeni görevini üstlenirken rasyonel zemine dönüş yolunda akılcı politikaların temeli olarak “uluslararası normlara uygunluğu” işaret etti. İşte tam bu noktada yeni bir yıla girerken, yeni ekonomi yönetimi sonuç almaya başlamışken uyacağımız uluslararası normların neler olduğunu sorgulamamız gerektiğini düşünüyorum. Dikkate alacağımız kurallar ihtiyaç duyulduğunda bir anda ABD güdümüne giriveren IMF ve Dünya Bankası’nın hızla dönüşen dünyanın ihtiyaçlarına göre güncellemekte zorlandıkları kurallar mı? Yoksa Türkiye’nin aday üyeliğinin kâğıt üstünde kaldığı ama gümrük birliği cenderesinin gevşetilemediği........

© Ekonomim


Get it on Google Play