Startupçılık kocaman bir oyun mu?
Türkiye’de “startup” tanımına uygun, iyi girişimler gerçekten çıkıyor mu? Bunların sayısı nüfusa ve ekonomik büyüklüğe oranla tatmin edici mi? Bazı soğuk gerçekleri cesurca konuşabilmeliyiz. Startup dünyasında hikâyelerin sadece pozitif taraflarını anlatmak belki bir PR değeri taşır ama gerçekleri yansıtmadığı gibi girişimci adaylarına yol gösterici olamaz. Ülkemizde nitelikli startup kısırlığı var. Hızlı ölçekleme potansiyeline sahip girişimlerin sayısında düşüş yaşanıyor. Bunlar, sadece benim gözlemlerim değil ekosistemdeki önemli oyuncuların özel sohbetlerimizde paylaştığı veriler. Akademik araştırmalar için sürekli sahadayım. Ayrıca büyük kurumların inovasyon ekipleriyle eğitim, etkinlik vb. sair nedenlerle bir aradayız. Tüm bu çalışmaların özetini paylaşırsam; Türkiye girişimcilik ekosisteminde özellikle son 5 yılda bir hareketlilik söz konusu ama nicel ve nitel olarak yeterli startup sayısına sahip değiliz. Özellikle bazı dikeylerde ciddi sorunlar söz konusu.
TÜBİTAK programlarından destek alan girişimlerin % kaçı destek sonrası 5 yıllık sürede hayatta kalıyor? Bu veriye sahip miyiz? Yani inovasyon performansını ölçüyor muyuz girişimlerin? TÜBİTAK hibeleri girişimciliğe ilk adım için çok değerli ve devam etmeli fakat bu desteklerin orta ve uzun vadede seyri takip edilmeli. Desteklerin ürüne dönüşme oranı bana göre en kritik gösterge. Bunu yapmazsanız sadece Ar-Ge bilinci kazandırma desteği vermiş olur, inovasyona evrilip........
© Ekonomim
visit website