menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Tarım ve gıdada ihracat pazarları da tehlikede

43 16
20.03.2024

Avrupa Birliği İstatistik Ofisi (Eurostat) verilerine göre, Ocak 2024’te yüzde 2,8 olan Avro Bölgesi yıllık enflasyonu Şubat ayında yüzde 2,6’ya geriledi. Avrupa Birliği yıllık enflasyon oranı ise Şubat ayında, Ocak ayındaki yüzde 3,1 seviyesinden yüzde 2,8'e geriledi. Bir yıl önce bu oranlar, Euro Bölgesi için yüzde 8,5 iken Avrupa Birliği için yüzde 9,9 seviyesindeydi.

Bu bilgiyi, Türkiye Cumhuriyeti Ticaret Bakanlığı, Ticaret Araştırmaları ve Risk Değerlendirme Genel Müdürlüğü yayınladı.

Türkiye’de ise Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre, Şubat’ta aylık enflasyon yüzde 4,53 olurken, yıllık yüzde 67,07 oldu.

Şubat ayında sadece 1 aylık gıda enflasyonu yüzde 8,25 olarak gerçekleşti. Yıllık enflasyon ise gıdada yüzde 71,2 oldu. Şubat ayında fiyatı en çok artan 10 üründen 9’u gıda ürünü.

Türkiye’nin sadece Şubat ayında aylık gıda enflasyonu Avrupa Birliği’nin yıllık enflasyonunun 3,5 katı civarında. Biz yıllık enflasyonu yüzde 2,6 olan Avrupa’ya gıda ürünlerini hangi fiyatla, hangi zam oranlarıyla satabiliriz ki?

Avrupa’daki tüketiciye “bizim ülkemizde maliyetler çok yüksek, fiyatlar çok arttı, siz de bu fiyatlara ürün alacaksınız” diyebilir miyiz?

Nitekim dolar bazında, Euro bazında bile son 1 yılda bazı ürünlerimizin fiyatı yüzde 100 arttığı için Avrupa’daki ihracat pazarları tehlikeye girdi. Türkiye ihracat pazarlarını kaybedebilir.

“Üret, satma, stokla, elinde tut”

Görüştüğüm ihracatçılar, Türkiye’de artan gıda fiyatları nedeniyle ihracat pazarlarındaki yaşadıkları sorunları ve tehlikeyi şöyle özetliyor:

“Türkiye ekonomisinin özellikle emlak, gayrimenkul, araba ve diğer tüketim mallarında yaşadığı hızlı fiyat artışları, tarımsal ürünlere biraz geç yansıdı. Özellikle de üretici tarafında 1 - 2 sene önceye kadar çok şahit olmadığımız olaylar gözlemleniyor.

Finansal gücü yerinde olan büyük üreticilerden bazıları ile tarım ürünlerini çiftçiden, üreticiden sezon ya da sezon sonunda satın alan tüccar / sanayiciler bu ürünleri satmak yerine "üret - satma", "üret - elinde tut" , "üret - stokla" şeklinde bir koruma yöntemine girdiler.

Burada amaç; enflasyonun ve doların hızlıca yükseleceği, ekonominin daha sıkıntılı günlere gideceği beklentisi ile sezonda üretilen ve depolanabilir tüm ürünleri (kuru meyve, bakliyat, yağ vb.) gelecekte daha yüksek fiyattan satacağı beklentisi ile bugünden satmadan depolamak ya da satışını yavaşlatmak (sadece peşin ödeme kabul etmek) suretiyle ürünlerin satışından imtina etmektir.

Çiftçi bu işin sorumlusu değil, mağduru

Tarım ürünlerinin "lisanslı depoculuk" vb. finansal yöntemler ile bir yatırım aracı haline getirilmesi de bunda ne yazık ki etkili olmaktadır. Ancak burada suçlanacak bir........

© Ekonomim


Get it on Google Play