Mecelle’ye yeni kural…
Aziz dostlar, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın mevcut Anayasa’da münderic (içinde yer alan) “50 1” kuralına ilişkin olarak, bu kuralın partileri “kimin eli”nin “kimin cebinde” olduğunun “belli” olmadığı “yanlış yollara”, “yok altılı, yok on altılı masalar” kurmaya, sevk ettiği gerekçesiyle; ve Cumhurbaşkanlığı seçiminin “uğraştırmayacak” biçimde “seri” sonuçlandırmayı sağlayacağı savı çerçevesinde, dile getirdiği, “değişmesi…isabetli olur” fikrinin Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin (CHS) yapısına, sonuçlarına ve sürdürülebilirliğine dair ne anlama geldiğine ilişkin uzun dizinin sonuna bu yazıyla, şimdilik kaydıyla da olsa, gelebileceğimizi umuyordum.
Ancak, köşemizin, doğal, yer sınırı benim tafsîlât (bir şey hakkında etraflı bilgi) ve teferruat merakımla, “kafalarda soru işareti bırakmak” kaygımla, birleşince sonuç eski tabirle “otuz iki kısım tekmili birden” oldu. Ancak, konular önemli. Bir defa derinine daldık bu meseleye; bir yazı daha uzatırsam beni mazur göreceğinizi umuyorum. “Şimdilik” ifadesiyse bâkî. Zira, CHS ve bunun etrafında şekillenecek olan Anayasa tartışmasının kapanmayacağını düşünüyorum. Hatta, bu tartışmanın seçimlerden sonra hız kazanacağı fikrindeyim.
Anayasa Mahkemesinin daha önce 5’e karşı 9 oyla aldığı Can Atalay kararının uygulanmasına yönelik ikinci başvuruyu bu defa “seçilme ve siyasi faaliyette bulunma hakkı” bakımından 11’e karşı 3 oyla; “bireysel başvuru hakkının ihlali” ve bir önceki kararın uygulanmasının 13. Ağır Ceza Mahkemesi’ne tebliğini de oybirliği ile onaylamasının ardından başlayan tartışma da bu öngörümü doğrular nitelikte. MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin tam da bu kararın ardından yaptığı dört öneriyi dile getirirken kullandığı: “yeni anayasa sürecinde Anayasa Mahkemesi statüsünün… radikal şekilde…yeniden yapılandırılması ya da… kapatılması”, ifadesi bu manada bir teyittir. Çeyrek asırdır Türkiye’de siyasal süreçlerin rotasına ilişkin işaret fişeğinin Devlet Bahçeli tarafından atılması norm niteliğine kavuştu. Dolayısıyla eğer Devlet Bahçeli “yeni anayasa süreci”nden bahsediyorsa, konuyu böyle değerlendirmek yanlış olmaz.
Öte yandan Erdoğan’ın sözleriyle açılan tartışmanın yapısal nitelikte olduğu açık.........
© Ekonomim
visit website