KDV iadelerinde yaş yanında kurunun da yanması sorunu
Mali İdare bir türlü KDV iadesinin mantığını kabullenemedi. 38 yıldır uygulama yapılıyor, mükelleflerin daha önce ödedikleri, enflasyonla zaman içinde eriyen, aslında devlete faizsiz kullandırılan borç anlamına gelen, kanun gereği iadesi gereken KDV tutarları, devlet tarafında, mükelleflere verilmiş teşvik, bütçe gideri gibi algılanıyor.
Mükelleflerin ödedikleri KDV’nin büyük kısmı zaten iadeye konu değil. Bu kısım ancak satışlardan KDV tahsil edildikçe (değeri oldukça düştükten sonra) geri alınabiliyor. İadeye konu olan kısım, kanunla iadesi öngörülmüş kısım.
Ancak bu kısımdan sürekli, çoğu zaman mükellefle ilgili olmayan nedenlerle kesintiler yapılıyor. Öte yandan KDV iadeleri konusunda o kadar çok ve büyük yolsuzluklar yapıldı ve halen de yapılıyor ki doğal olarak devlet de önlem almaya, ödenmemiş, Hazine’ye girmemiş, kâğıt üzerinde-sahte oluşturulmuş KDV’yi ödememe çabasında. Ne yazık ki halen sistemde çok büyük bir sahte belge sorunu var. Sahte belge ve kayıtların yarattığı paranoya ne yazık ki yaşın yanında kurunun da yandığı sonuçlar yaratıyor.
İadesini talep ettiği tutarın tamamını alan mükellef sayısı parmakla gösterilecek kadar azdır
Her mükellefin iadesini talep ettiği tutardan mutlaka bir kısmı iade süresince kesilmekte, azaltılmaktadır. Bu durum çoğu zaman mükellef dışında, mükellefin mal veya hizmet aldığı diğer mükelleflerle ilgili sorunlar yüzünden olmaktadır. KDV iade sürecinde, mükellefin yüklendiği (ödediği) ve iadesini talep ettiği KDV........
© Dünya
visit website