İstihdam piyasasında part-time aydınlanması
İstihdam piyasasına ilişkin veriler ve hesaplamalar zaman zaman kafa karıştırıcı olabiliyor. TÜİK, gerçekleştirdiği anketler sonucu her ay istihdam verilerini bizlerle paylaşıyor.
Bu kapsamda hafta başında Nisan ayı istihdam verilerini aldık. Manşet rakamlarda çok büyük bir değişiklik olmamakla birlikte “Zamana Bağlı Eksik İstihdam” başlığında ciddi bir oyama var. Bu alt başlığın ne demek olduğuna ve bizim için öneminin ne olduğuna bakalım.
İşsizlik oranı Nisan ayında %8.5 geldi. Bu rakam Mart’a göre %0.1’lik bir düşüş olduğunu gösteriyor. Nasıl ölçülüyor peki? Ülkemizdeki toplam nüfus içinde 15 yaş ve üzerinde olanlar içinden okulda, hapishanede, kışlada vs olanları çıkardığımızda 15 yaş üstü kurumsal olmayan nüfusu buluyoruz. Yani bizim ana kütlemiz bu kadar, 65.8 milyon kişi. Peki bizim işgücümüz bu kadar diyebilir miyiz? İşte onu diyemiyoruz.
Çünkü bu kişilerin içinde çalışmak istemeyenler, iş aramayanlar, çalışamayacak durumda olanlar vs var. O zaman sadece emek arz eden ya da emeğini arz etmek isteyen kişileri almamız gerekiyor. Bu kişilerin toplamı da 35.7 milyon. Yani emek arz edebilecek durumda olanların sadece 35.7/65.8 = T.2. Buna işgücüne katılım oranı diyoruz. Diğer bir ifadeyle 30.2 milyon kişi çalışmak istemiyor. Bu son derece yüksek bir oran. (Kadınlarda işgücüne katılım oranı 6.6 olduğunu hatırlatayım, belki de ilk bakılması gereken yerlerden biri burası.)
Zaten 65.8 milyon kişiden 30.2 milyonunu çalıştıramıyoruz. Peki çalışmak isteyen yani işgücünü oluşturan 35.7 milyon kişiden........
© Dünya
visit website