Doğrularımız Hakikatten Yoksun Olmamalıdır
İnsanın olaylara nasıl, nereden ve ne amaçla baktığı önemlidir. Bu bakış, insanın durduğu yere, niyetine ve algısına göre farklı yorumlar, kabuller, tepkiler ve sonuçlar ortaya çıkarır. Haliyle her insanın durduğu yere ve baktığı olaya göre bir doğrusu vardır. Herkesin doğrusu hakikat değildir. Doğru, bütünden bir parçadır. Bütünden ayrı veya bütünle örtüşük değerlendirilme durumuna göre yanılma ve isabet payı değişebilir, azalır veya artar. Hakikat ise, bütünün kendisidir ve kuşatıcı bir bakış ister.
Olaylara bakış ve yaklaşımda başlangıç noktası farklı seçilmişse aynı olay iki farklı doğruya veya yargıya götürür. İçimizdeki adalet duygusu, doğru tanımlaması, haklı değerlendirmesi ve zalim/mazlum yaklaşımı hangi olayı ne kadar süreyle, nasıl ve ne amaçla takip ettiğimize bağlı farklılaşır, değişir ve zıtlaşır. Bunu bir aslan ve ceylan mücadelesinin üzerinden şöyle somutlaştırabiliriz:
Eğer biz, bu mücadelede gün boyu aslanı takip ediyorsak, aslanın yaşamak için verdiği mücadeleye tanık oluyorsak günün sonunda favorimiz ve haklımız aslan olurdu. Bu aslanın ceylanı yakalayıp yemesi de bizi mutlu ederdi. Eğer biz, bu mücadelede gün boyu ceylanı takip ediyorsak, ceylanın yaşamak için verdiği mücadeleye tanık oluyorsak günün........© Doğruhaber
visit website