Zafere kadar durmak yok!
7 Ekim’den bu yana 2,5 ay geçti ve siyonist terör rejiminin sivillere yönelik saldırı, katliam ve soykırıma varan vahşetleri durmak bilmiyor.
İsrail Terör Örgütü (İTÖ)’nün Kassam, Kudüs Tugayları ve diğer direniş grubu mücahidleri karşısında varlık gösteremeyip verdiği ağır kayıplar karşısında sivillere daha fazla saldırıyor. Sivillerin barındığı yerlere kasıtlı olarak saldırı düzenliyor. Hastaneler, camiler, kiliseler ve BM’nin okul ve tesislerine dünya kamuoyundan çekinmeden göz göre göre katliamlar düzenliyor ve bunu gizleme gereği duymuyor.
Büyük şeytan ABD ve başkanı Biden ile Avrupa ülkelerinden aldığı sınırsız destek ve BMGK’da aldığı koruma ile pervasız bir şekilde sivil katliamlarına devam ediyor. Zaman zaman ülkemizde TV’lerde yapılan yorumlarda ABD’den yapılan açıklamalarda; ABD ve İTÖ ile baş terörist Netanyahu arasında çelişki olduğu vs. söylense de geçtiğimiz cuma günü katıldığım 9 radyonun ortak yayınında “Gazze Özel Programında” söylediğim gibi, bu tamamen dünya kamuoyunu oyalamaya yönelik taktiksel yaklaşımlardır. Dünya kamuoyuna bu açıklama yapılırken, İTÖ’ye el altından ‘istediğini yap’ deniliyor. Bu açıklamalar tamamen “tavşana kaç, tazıya tut” yaklaşımıdır. Kimse bu numaraları yemiyor artık.
İTÖ’nün sivillere yönelik sınır tanımayan barbar katliamları direniş cephesinde bir başarı elde etmediğini ve 7 Ekim’de çok önemli adamlarının direnişçilerin elinde olduğunu gösteriyor. Bu ‘kuduz domuz’ gibi saldırıları Kassam ve diğer direniş grubu mücahidlerini bu esirleri serbest bırakmaya zorlama amaçlı veya........
© Doğruhaber
visit website