Meselelere insaf ile yaklaşmak
13 Nisan akşamı İran kendisine yapılan saldırıya karşılık İsrail’e yönelik bir hava saldırısı gerçekleştirdi. Bu saldırı, verdiği zayiat açısından yeterli olmasa da tarihi anlamda önemlidir.
Öncelikle ‘İsrail’e saldırı’ kelimelerinin telaffuzu dahi çok kıymetlidir. Zira yüzümüzü yere düşüren, kaldıramayacağımız bir vebal altında kendimizi hissettiğimiz ‘İsrail ile ticaret, İsrail ile ortaklık’ gibi sözlerden sonra ilaç gibi geldi. Kazanılan bir zafer olmasa da bazı şeylerin eskisi gibi olmayacağı mesajı verildi.
Hiçbir İslam ülkesi İsrail’in yıllardır yaptığı katliamlara, işlediği cürümlere kınamanın dışında bir müdahalede bulunmadı. En şiddetli, en vahşi saldırılarda bile sadece kınamanın dozu arttı. Bunun ötesinde açık/gizli destek verenler dahi oldu, oluyor.
Böyle bir tablo karşısında İran’ın İsrail’e saldırısına kurgu, tiyatro, danışıklı dövüş gibi yakıştırmalar ne kadar izanlıca ne kadar insaflıca tekrardan bakmak gerek.
Hep bir yerden düğmeye basmışçasına, koro halinde bu saldırı önemsizleştirilmeye, değersizleştirmeye çalışılıyor. Komünist, Sosyalist, Budist bir ülke İsrail'e saldırsaydı neredeyse daha fazla sevinip, gündem yapacak bir........
© Doğruhaber
visit website