CHP, HDP’lileşme, Kemalizm ve Alkol
CHP’nin Kılıçdaroğlu’nun ilk günlerinden bu yana geçirdiği değişimi okuyamayan, Türkiye üzerindeki siyasi amaçları okuyamaz.
CHP, Kemalist bir parti olarak Batı ile uzlaşanların partisi olarak kurulmuştur ve parti, ilericiliği esasında Batı ilericiliğiyle uyumluluk olarak anlamaktadır.
Başka bir ifadeyle CHP, Kemalist bir parti olarak tamamen Batı’ya koşullanmıştır. Buradan bakıldığında Türk-İslam sentezine tutulmuş yazar-çizerler, siyasi analistler CHP’nin HDP’lileşmesi olarak da nitelendirilen dönüşümünü CHP’nin liberalleşmesi hatta Kürtçüleşmesi olarak anladılar.
Bu düz bir bakışın ürünü olduğu kadar HDP’yi bilmemenin de eseri, yanlış bir değerlendirmedir. HDP, liberal görünümlü ultra despot bir partiydi. Batı değerlerinden yana liberal, kendi toplumsal değerleri açısından despotluğun da ötesinde postmodern bir vekil yapı.
HDP, toplumuna Batı’da “değer” noktasına çıkarılan değersizlikleri dayatarak Batı desteği ve Türkiye’nin derin Batıcı çevrelerinin desteğiyle siyasi arenada varlık gösteriyordu. Bugün o çizgiyi daha uç bir noktada DEM sürdürüyor.
CHP’deki dönüşüm, ki kanaatimce tamamen dış danışmanlıkla ve HDP/DEM’le cephe olacak şekilde gerçekleştirildi. CHP, bu yönde, Kılıçdaroğlu öncesinde yöneldiği ulusalcılıktan da uzaklaşarak değersizlik siyasetinde kendini Batı’nın gününe/çağdaşına uyarlayacak şekilde yeniledi. Buna karşılık Batı’dan beklentisi, iktidar yolculuğunun desteklenmesidir.
Vakanın........
© Doğruhaber
visit website