Cumhur İttifakı
Siyasette her şey mümkün mü ya da her şey mübah mı?
Kimilerine göre “evet”tir bu sorunun cevabı.
Ve ne yazık ki yakın tarihimiz, bu “evet” cevabını destekleyecek çok fazlaca ilkesizlik örnekleriyle doludur.
Altmışlı, yetmişli yılların eline ise hiçbir dönem su dökemez.
Bugüne ya da “siyasette yumuşama” denen şeye de bu zaviyeden bakanlar, bana göre Ak Parti siyasetini de Cumhur İttifakı’nın temel siyasetini de okumaktan çok uzaklar.
Yazdıklarımı, kanaatlerimi Sayın Cumhurbaşkanı’nın İtalya dönüşü uçakta söylediklerinden ve Sayın Bahçeli’nin bayram namazı sonrası yaptığı açıklamalardan önce, çeşitli platformlarda ve TV yayınlarında da söyledim.
Yapılan şey, gerilen Türk siyasetini, muhalefet ile olan diyalog kanallarını açarak rahatlatmak ve bu ülkeye yeni bir anayasa kazandırmaktan ibaret iken, anlatılan hikâyeler, üretilen komplo teorileri gerçekten şayan-ı dikkat oldu.
Sayın Bahçeli’nin yüzüğü üzerinden fal bakanlar, davranış okuyanlar, sembollere gönderme yapanlar medyumlara, müneccimlere taş çıkartacak kabildeydi.
Ve her konuşan bir “tayyi mekân ya da tayyi zaman” mertebesinden konuşuyor ve sanki her diyalogda oradaymış gibi kesin ve emin bir eda takınıyordu.
Bahçeli bir “erken seçim çağrısı” yaparak ittifakı dağıtacak diyenleri........
© Diriliş Postası
visit website