Tatar kökenli Rus aileler
Şener Üşümezsoy’un ifadesiyle; Moskova çevresindeki Hıristiyanlaşmış ve Ortodokslaşmış Tatarlar, Novgorod’dan Moskova’ya kuzeyden Volga boyunca gelmiştir. Güneyden Dinyeper ve Don Nehirleri arasında Moskova alanında kurulan hanlık, Ortodoks kimliğiyle bugünkü Muskovit kimliğini ortaya çıkarmıştır.
Başka bir deyişle bugünkü Rusların ataları, Tatar Hanlığı’nın oluşturduğu etnojenezde gelişmiştir.
Volga boyunca doğudaki kesimler ise Kazan Hanlığı’ndaki Bulgar Müslümanlığından gelen hareketle, Müslüman olarak kalmıştır. Kırım, bu anlamda buradan etkilenmiştir ama bozkırdaki Nogaylar Ortodokslaşarak bugünkü Zaporijna ve Don Kozaklarını oluşturmuştur. İç Savaş’ta bu Kozaklar birbirleriyle ve Tatarlarla savaşmıştır ve Şolohov’un “Durgun Akardı Don” romanında belirttiği üzüntüsü buradan gelmektedir. [1]
Ancak bizim esas üzerinde durmak istediğimiz ve ilgi çekeceğini umduğumuz husus, etnogenezden öte Tatar kökenli ailelerin, varlığını günümüze değin sürdüren siyasi, bürokratik ve edebi etkinlikleridir.
Güçlenen Moskova Knezleri, Altın Orda yıkıldıktan sonra hanlar için kullandıkları “çar” unvanının yanı sıra hanların bütün yetki ve hükümdarlık alametlerini benimsediler. [2]
Taç giyme geleneği Ruslarda Altın Orda etkisiyle başladığı gibi I. Petro da dahil olmak üzere Çarlık Rusyası’nın neredeyse bütün çarları, taç töreninde kendilerine Altın Orda’dan kalan Monomah Şapkasını taktılar. [3]
Özellikle Altın Orda’nın zayıfladığı, Moskova Knezliği’nin ise güçlendiği dönemde çok sayıda Ordalı ileri gelen devlet adamının Rus topraklarına göç etmiş olmasıdır. Rus knezleri, hem Tatarlar arasında daha etkili olmak, hem de bu asilzadelerden diplomasi, ticaret, zanaat başta olmak üzere hayatın her alanında istifade etmek amacıyla, bu asilzadelere büyük topraklar verdi, sınırsız imtiyazlar tanıdılar. Hatta knezler, Rus coğrafyasında siyasi anlamda daha güçlü olmak amacıyla bu asilzadelerle evlilik yoluyla akrabalık bağları kurmaktan da çekinmediler.
Netice itibariyla Altın Orda Devleti öncesinde başlayan bu göçler, Kazan Hanlığı’nın sonuna kadar devam etti ve çok sayıda Tatar ailesi Rus topraklarına yerleşti ve Rus devletine büyük hizmetlerde bulundu. [4]
Boyar ve hizmetli Knez sınıfının etnik içeriğini arştıran Rus tarihçisi Karateev, soyu Altın Orda’ya dayanan 92 Knez, 50 Boyar, 13 Kont ve 300’den fazla Dvoryan ailesinden bahsetmektedir. [5]
Bu kişilerden hiç şüphesiz en ilgi çekicileri Rusya tahtına oturmuş Tatar kökenli iki Çar’dır: Semön Bekbulatoviç ve Boris Godunov.
-Boris Godunov
Çar IV. İvan’ın, Merkezi otoriteyi tesis etmek için yüksek aristokrasi zümresi Boyarları ortadan kaldırmayı kafasına koymuştu. Bunun için geniş kapsamlı bir tedhiş sistemi kurarak ülke yönetimi Obriçnina ve Zemşçina olmak üzere iki kısma ayrıldı.
Birincisi doğrudan Çar’a bağlı hainleri temizlemekle ilgili örgütünün ve çarın masraflarını karşılamak maksadıyla belli şehirleri, kasabaları, vilayetleri içine alan devlet içinde bir devlet durumundaydı.
Zemşçina denen ikincisi ise Obriçnina dışında kalan ve Moskova yönetimine bağlı kısmını oluşturuyordu.
-Simeon Bekbulatoviç
IV. İvan, Zemsçina'nın başına eski Kasım hanı Simeon Bekbulatoviç'i getirmişti. Onu “Büyük Knez ve Çar” unvanıyla bütün Rusya'nın çarı ilan etmişti ki kendisi ise ancak Moskova Knezi olacaktı. İvan onun huzurunda hürmetle eğilir, onla yazışmalarında “kölen İvan” imzasını kullanırdı. Onu Boyar Feodor Mitislaviç’in kızkardeşi ile evlendirmişti. [6]
Her ne kadar İvan’ın ölümü sonrası ömrünün son zamanını bir manastırda kör bir rahip olarak tamamlasa da, Cengiz soyundan Kasım Han’ı Sayın Bulat ismiyle başlayıp Bekbulatoviç olarak tamamlanan hayat, Rus Çarlığı tarihine kazınmıştır.
Yukarıda belirttiğimiz üzere, siyasi olarak diğer knezlikler arasında rolü büyüyen Moskova, sosyal ve dini anlamda da Rusya’nın merkezi konumuna geldi. Öyle ki diğer yerlerden Moskova Knezliği’ne göç dalgası başladı. Almanlar, Lehler ve bazı Moğol-Tatarlar bu dalgaya katıldı.
Göç edenlerle ilgili önemli bir ayrıntıya da yer vermek gerekir: “Orda’dan buraya vaftiz adı Zahariy olan Murza Çet geldi. Murza Çet, gelecekteki Rus Çarı Boris Godunov’un atasıydı.”
Korkunç İvan’ın oğlu Dimitri’yi öldürerek tahta geçtiği iddia edilen Boris Godunov’un Tatar olduğu anlaşılmaktadır. [7]
Bu isimlere Solomaniye Saburova (1490-1542), Yelene Glinskaya (1508-1538), İrina Godunova, Natalya Narişkina (1651-1694) ile Marfa Apraksina (1664-1715) [8] adlarındaki beş........
© Dikgazete.com
visit website