MOSKOVA

Uzun yıllardır Rusya’da yaşayıp sizlere videolar yaparken ülkemizde bulunan insanların Rusya’ya olmayan ilgisinden şikayet etmekteyim.

Aslında çok trajikomik bir durumdur ülkemizde yaşanan, son yıllarda herkesin şikayet ettiği eğitim sorunu için halkımız bir şey yapmamakta ve herkes aynı yöne yüzmekte, peki nereye doğru yüzmekteler?

Tabii ki hep birlikte Batı’ya doğru yüzmekteler.

Ülkemizde şu anda milyonlarca İngilizce konuştuğunu zanneden insan, özgeçmişine dil bildiğini eklemek için hem para hem de hayatta en değerli olan vakitlerini harcadı.

Peki yüzde kaçının işine yaradı öğrenmeye çalıştıkları dil?

Aslında dil nankördür! Konuşmazsanız kaybolup gider beyninizin dehlizlerinde, peki hangi dil hem paraya çevrilip hem de unutulmaz?

Tabii ki mesleğiniz için her daim kullandığınız dil!

Türkiye’de maddi durumu iyi olan ve olmayan yüzbinlerce aile, şu hayatta en sevdikleri evlatları için iyi bir gelecek inşaa etmeye çalışıyor, bunu yaparken kimi aile, varını-yoğunu kullanarak evladını “Yurtdışı Eğitimi alsın” diyerek Avrupa’ya gönderiyor.

Peki ama hiç düşünmüyorlar mı?

Aynı eğitimi aşağı yukarı Türkiye’de alan milyonlarca öğrenci ile aynı iş piyasasında bir yarışın içerisine girecekler ve bu yarışta artık insanların İngilizce bilmesi ve yurtdışında (Harvard, Yale, Oxford, Cambridge bitirmediler ise) eğitim alması, işverenler için çok bir şey ifade etmiyor.

Peki Türkiye’de kimler yurtdışında eğitim alıp sonra iş bulur?

Aslında iş bölümüne gelmeden önce, okul nasıl bitirilir onun cevabının verilmesi gerekir. Öncelikle bu konuda benim tecrübelerim yurtdışında eğitim alan gençlerin anne ve babalarından ayrıldıktan sonra terazilerinin şaştığı yönünde, işte bu yüzden,........

© Dikgazete.com