Karanlığın aydınlık korkusu...
Saray’ın, Kanlı 1 Mayıs’la ülkemizin örgütlü işçi sınıfı için değil sadece, tüm çalışanları, Aydınlanmacıları için simge olmuş Taksim’i kapatma inadı ile yaşananlar kuşkusuz tarihe kazınmış olacak.
Kırk binlerle sayılan güvenlik güçlerinin bir tam günün çok üstünde süreçlerde sokaklarda nöbette tutulmalarının bedelinin bile kuşaktan kuşağa olumlu aktarılmayacağını, zaman zaman kulaklarımla tanıklık ettiğim aralarındaki söylemlerden gözlemleyebiliyorum. Yasal bayram gününün, sokağa eylemleri için inanarak çıkmışlarını sayamadan bile, sadece bir yerlerden bir yerlere gidebilmeye çalışan, acil sorunları olanlar için dahi nasıl karabasana çevrildiğini sayısız örnekleriyle de yüzleşmiş olarak yüz binleri aşmış olduğunu düşünebiliyorum.
Hani DİSK ile CHP’nin sorumluluğunda çok sayıda örgütlülüğün çaba gösterdikleri girişimler çok öncesinden başlanmış olarak aralıksız sürdürülmüş olmasına karşın gelebilen kitlenin Bizans sarnıçları ile Yenikapı arasında saatlerce tutulmak zorunda bırakıldıkları gelişmeler yaşandı ya. Gerçeğinde her bir geçiş kapısının içine bir panzer yerleştirilmiş olarak en azından bir saat kadar........
© Cumhuriyet
visit website