Birleşebildik mi?..
“Ben, Atatürkçüyüm,
Ben, Cumhuriyetçiyim
Ben, laikim
Ben, antiemperyalistim
Ben, tam bağımsız Türkiye’den yanayım
Ben insan hakları savunucusuyum
Ben, terörün karşısındayım
Ben, yobazların, vurguncuların, çıkarcıların düşmanıyım...”
Yukarıdaki satırlar gazetemizin unutulmaz kalemlerinden, araştırmacı gazeteciliğin simge ismi Uğur Mumcu’yu anlatıyor. Karanlık suikastlarla yitirdiğimiz aydınlarımızı, cesur kalemleri anımsatan bir “Adalet ve Demokrasi Haftası”na daha giriyoruz. Katledilen yazarlarımız Prof. Dr. Muammer Aksoy ile Uğur Mumcu’yu özlemle anıyoruz.
24 Ocak 1993’te Ankara’da evinin önünde bombalı saldırı sonucu aramızdan ayrılan Mumcu için etkinlikler düzenlenirken gazetemizde de bu hafta kendisinin şimdiye dek kamuoyuna yansımamış olan akademik bir çalışmasına yer vereceğiz. Gazetemizin yazarı Işık Kansu’nun arşiv çalışmasıyla birlikte Mumcu’nun 1970’te hukuk fakültesi asistanı olarak kaleme aldığı makaleyi sizlerle paylaşacağız. Mumcu’nun anayasal düzen için koyduğu tanı bugün yaşananlara karşı ders niteliğinde; YARGI ÜSTÜNLÜĞÜNE DAYALI KUVVETLER DENGESİ...
Yazarlarıyla birlikte basınımızın çınarı Cumhuriyet, Atatürkçü, bağımsız, çağdaş, laik, hukuk devleti çizgisinde, demokratik, özgür basından yana tutumundan taviz vermedi. Ne yazık ki bu onurlu, ilkeli duruşta çok ağır bedeller ödedi. Nice ölüm, baskı, tehdit ve hukuksuzluk gördü. Ama vazgeçmedi. Burada defalarca dile getirdiğimiz gibi vazgeçecek de değiliz.
Mumcu ve........
© Cumhuriyet
visit website