Ali Sirmen’i uğurlarken...
Bu yazımın konusu, dünkü cenaze töreni... Değerli gazeteci-yazarımız Ali Sirmen’i toprağa verdik. Kadim dostum Ali Sirmen’i saygı ve sevgiyle anmayı, o törenle ilgili izlenimlerimi anlatarak masa başında da sürdürmek istiyorum.
Tören dün sabah saat 11.30’da Cumhuriyet gazetesinin Şişli’deki merkez binasının bahçesinde başladı. Ben oraya amcamın oğlu Onur Öymen’le birlikte gittim. Onur Öymen, Ali Sirmen’in ilkokul sıralarından başlayıp, ortaokul ve lise yıllarında devam eden sınıf arkadaşı... İkisinin de annelerinin mesleği öğretmenlik... Cumhuriyetin ilk döneminde yetişen tüm öğretmenler gibi tüm çocukların çağdaş bir eğitim görme olanağını bulmasını istiyorlar. Mümkünse dil öğrenmelerini... Yüksek eğitimlerini başarıyla tamamlayıp, meslek sahibi olmalarını.
Hep birlikte, etraflarına danışıp o imkânı da sağlamaya çalışıyorlar. Onları Galatasaray Lisesi’nin ilk bölümüne vermeyi hedefliyorlar. Ve bunu başarıyorlar. Galatasaray, Osmanlı Devleti’nin son zamanlarında olduğu gibi Cumhuriyetin ilk yıllarında da o çağdaş ve başarılı öğrenim imkânını sağlamaya en müsait eğitim kurumlarından biri. Çocuklar oraya giriyorlar. Ve toplam 12 yıllık bir öğrenim döneminden sonra da üniversite öğrenimine başlıyorlar.
Onur siyasal bilgiler okuyup diplomat adayı, Ali Sirmen hukuk fakültesine girip hukukçu oluyor. Ama bir süre Fransa’da kaldıktan sonra gazeteciliği seçiyor.
Benim onu tanımam gazeteciliği sırasındadır. 1960’lı yıllarda aynı gazetelerde çalışmaya başladık. O, Akşam’da, Cumhuriyet’te,........© Cumhuriyet
visit website