Bu yıl, sadece teknolojik yeniliklerin dünyasında değil, aynı zamanda kendi hayatlarımızda da nelerle ilgileneceğimizi belirleyen bir döneme adım atıyoruz. Bu trendler sadece cihazlarımızı ve uygulamalarımızı değil, aynı zamanda bizimle nasıl etkileşim kurduklarını ve bu etkileşimlerin nasıl daha da sofistike hale geldiğini de şekillendiriyor.

Ses odaklı uygulamaların hayatımızın ayrılmaz bir parçası haline gelmesinden, amaç odaklı yapay zekalara, bu yılki trendler bizi teknoloji ve etkileşim konusunda yeni ufuklara taşıyacak. Çocuklara yönelik eğitim veren yapay zeka araçlarından, kodlamadan bağımsız çalışan yapay zekalara, her biri yaşam tarzımızı ve nasıl öğrendiğimizi dönüştürüyor. Ve tabii ki, yaratıcılığımızı süper hıza çıkaran araçlar... 2024'te yaratıcı yapay zeka araçları, hayallerimizi gerçeğe dönüştürme sürecini hızlandırıyor.

Ses Odaklı Uygulamalar Hayatımızın Ayrılmaz Bir Parçası Haline Gelecek

Ses, insan iletişiminin en eski ve en yaygın biçimi olmasına karşın, sesi yıllardır tam anlamıyla teknolojiyle etkileşmek için kullanamadık. Microsoft CEO'su Satya Nadella’nın dahi, şu ana kadarki tüm sesli asistan neslini (Microsoft’un da dahil olduğu Cortana'yla birlikte) "kayadan daha aptal" olarak nitelendirdiği bir dönemde, insanlar gerçekten Siri ve Alexa’yı evde şarkı çalmanın ya da hava durumunu kontrol etmenin ötesinde kullanamadılar. Ancak yeni yeni gelişen büyük dil modelleri, sanal asistanların insan düzeyinde konuşmalarına olanak sağlayacak.

Bir önemli nokta şu ki, halihazırda var olan uygulamalar “elbette” doğal bir ses etkileşimi için tasarlanmadılar. Örneğin, Gmail'e açıkça yapay zeka destekli e-posta özelliklerinin eklenmesi beklenirken, Gmail'in gelen kutunuzda bir yapay zeka ses arayüzü sunması pek olası değil. Lakin 2024 yılında sesle etkileşen uygulamaların artmasını ve yapay zekaların daha kullanıcı dostu olmasını bekliyorum.

Niş ve Amaç Odaklı........

© CNN Türk