Sanatın adı yok
Türkiye Cumhuriyetinin kuruluş yıllarında sanatçılara ve kültür insanlarına verilen önemden sık sık söz etmişimdir. Mustafa Kemal Atatürk’ün vizyonuna sahip çıkan İsmet İnönü, Bülent Ecevit, Erdal İnönü gibi siyasi liderlerimiz de oldu elbette, ama Demokrat Parti iktidarı ile başlayıp yıllar süren sağ iktidarlarda sanat hep korkulan, düşmanlaştırılan bir alan olarak kaldı. Merkezi hükümetin tavrı bu olunca yerel yönetimlerde de farklı bir anlayışın egemen olması beklenemezdi elbette. AKP-MHP birlikteliği ise sanatı denetim altına alma çabalarının zirve yaptığı bir dönem oldu, olmaya da devam ediyor.
Bu ortamda Cumhuriyet ideallerinin mirasçısı olan Cumhuriyet Halk Partisi’nden çok farklı bir anlayış bekleyenler çoğu kez düş kırıklığı yaşadılar. Elbette kısa süren koalisyon dönemlerinde başarılı Kültür Bakanlarımız oldu, birkaç sanatçı milletvekili yapıldı ama sanat ve kültür alanlarına ilişkin tutarlı bir politika eksikliğini hep hissettik. Hatta Ercan Karakaş’ın Genel Başkan Yardımcılığı döneminde oluşturulan Kültür-Sanat Danışma Kurulu’nun rafa kaldırıldığını gördük. CHP ve SHP’nin sanata ilgi duyan Vedat Dalokay, Ali Dinçer, Murat Karayalçın, Yılmaz Büyükerşen gibi başarılı Belediye Başkanları oldu. Son dönemde Büyükerşen’in yanı sıra, kültür-sanat alanında ciddi atılımlar yapan iki büyükşehir belediye başkanımız daha oldu. İstanbul’da Ekrem İmamoğlu, İzmir’de Tunç Soyer. Beypazarı Belediye Başkanlığında kültürel mirasın korunması adına çok başarılı işler yapan Mansur Yavaş’ın Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı olarak aynı performansı gösterdiği söylenemez. Kim bilir belki ikinci döneminde yanına bu işi bilen insanlar alarak bu eksikliği giderebilir.
2024 SEÇİMLERİ
CHP henüz bazı büyükşehir ve ilçe adaylarını açıklamadı ama açıklandığı kadarıyla, yalnızca iki sanat insanı yer alıyor listelerde. İTÜ Türk Müziği Devlet Konservatuvarı mezunu Ardahan Belediye Başkanı Faruk Demir’in yeniden aday gösterilmesi ve Ankara Etimesgut Başkan adayı olarak tiyatro oyuncusu ve yönetmen Erdal Beşikçioğlu’nun belirlenmesi sevindirici. Bu iki ismin yanında keşke İstanbul Adalar’a aday adayı olan tiyatro ve sinema sanatçısı Mehmet Esen’i de görebilseydik. Umarım önümüzdeki hafta açıklanacak isimler arasında Mehmet Esen de yer alır. Neden derseniz, Adalar’daki rant ilişkilerine göğüs gerebilecek, devrimci gelenekten gelen bir sanat insanının çok şey yapabileceğine inandığım için… Adalar’ı UNESCO Kültürel Miras listesine aday göstermekten tutun, kadınlara, gençlere, çocuklara yönelik çok sayıda projesi var. Hepsinden önemlisi, bunları........
© Birgün
visit website