Çerçi siyaseti
Siyasi partiler topluma bir gelecek vaadi önermekten bir hayat tarzı pazarlamaya geçeli çok oldu. Bu değişim seksenlerde başlamış olsa da paradoks bir şekilde gelecek vaadi siyasetini devam ettiren galiba sadece AKP oldu.
Hayat tarzı pazarlamasından kastım ihtiyaca özel ürün geliştirme stratejisi... Türkiye için ilk örneği Turgut Özal’ın ANAP’ıydı. Ne demişti Özal; “Biz dört eğilimi birleştiriyoruz ve hepsinin taleplerini dikkate alıyoruz…” Özcesi topluma baktığını ve her bireyin ihtiyacını belirleyip olabildiğince yerine getireceğini vaat ediyordu. Böylece bir gelecek tahayyülünün yerine bir tüketim alışkanlığı yerleşiyordu. Özal’ın siyaset tarzının görünür yüzü “çerçi” siyasetiydi.
Çerçi, aracına doldurabileceği ne varsa yükleyip köy köy dolaşan satıcı. Don lastiği, toz şeker, kumaş, gazyağı ve tuz, köylünün ihtiyacı olan daha ne varsa bir arada satar. Bir tür mobil market ama temel bir farkı var. Günümüz süpermarketleri sadece ihtiyaç satmazlar, tasarım, raf düzeni, indirim, kampanya vs. ile ihtiyaç da yaratırlar. Peynir almaya girip, kampanyada olduğunu görünce saklama kabı da satın alınsın diye düzenlenmişlerdir. Çerçi ise taşıma kapasitesi ve satılmazsa zarar etme riski nedeniyle hiçbir zaman ihtiyaç olmayan bir ürünü satmaya çalışmaz.
∗∗∗
AKP, kendisini........
© Birgün
visit website