Krize karşı geçimlik tarım desteklenmeli
Gıda enflasyonunun yüzde 70’lerin altına düşmediği bir dönemden geçiyoruz. Bu anlamda bugüne kadarki en derin gıda krizlerinden birini yaşıyoruz. Krizin önemli bir sebebini tarımın sürekli biçimde şirketleşmesi ve bununla birlikte küçük çiftçi ve köylülere yönelik desteklerin azalmasıyla ülkedeki tarımsal nüfus oranının da düşmesi oluşturuyor. TÜİK verilerine göre, 1980’de yüzde 56.1 olan tarımsal işgücü ve 2023’te yüzde 14.8’e düşmüş durumda. Bu düşüşün başlıca sebebi olan gıda sisteminin tohumdan sofraya bir bütün olarak şirketleşmesi eksenindeki neoliberal politikalardır.
Buna karşı küçük çiftçi ve köylüler, geçimlik üretim yapanlar desteklenmediği sürece gıda enflasyonuna anlamlı bir yanıt üretilebilmesi de mümkün olmayacak. Bu bakımdan şirketlerden bağımsız bir tarımsal üretimin koşullarının oluşturacak bir kırsal dönüşüm bakışına ihtiyaç olduğunu söyleyebiliriz.
AKP iktidarından gördüğümüz ise bunun tam tersi. Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki’nin hazine arazisinde zeytinliği bulunan köylüleri, zeytinliğe kazık çakmak isteyenlerin ağzıyla ele alarak “Plan yapmışlar, yerine gidip incelemek, sonra da kazık çakmak için gittiklerinde bakmışlar ki, vatandaş işgal etmiş. İşgalli.” işgalci olarak nitelemesi buna bir örnek olarak düşünülebilir. Bakanın da çok iyi bildiği gibi köylüler........
© Birgün
visit website