Buğday üreticisinin hazin öyküsü
Buğday alım fiyatları geçtiğimiz günlerde, birçok bölgede hasat bittikten sonra açıklandı. TMO çiftçilere ekmeklik buğday için kilogram başına yüzde 12 artış ile 9.250 TL ödeyecek. Arpada fiyat artışı ise yüzde 3,6 (!) olarak açıklandı. Böylece bir buğday sezonu daha üretici için hüsranla başladı. Bu kararları ülkenin gıda güvenliğini tehlikeye atan bir “ihanet” olarak niteleyenlere hak vermemek elde değil. Öte yandan kimileri de fiyatın küresel piyasalara göre belirlendiğini ve bu anlamda adil olduğunu ve tüketiciyi sevindirebileceğini falan iddia ediyor.
Bize bu ikinci iddianın yanılgısını ortaya çıkarmak, üreticiye kesilen maliyetin şirketler hariç hiç kimse için “adil” veya sevindirici bir yanı olamayacağını göstermek düşüyor. Artık birçoklarının bildiği gibi ülkemizde buğday üretimi yıldan yıla azalıyor. 2000 yılında 9,4 milyon hektar olan buğday ekim alanlarının, 2023’te 6,6 milyon hektara kadar gerilediği ifade ediliyor. Buğday üretimi düşerken ithalat ve ihracat ise artıyor. 2002’de 1,1 milyon ton buğday ithalatı yapılırken, 2022-23 döneminde ithalatın 12 milyon ton olarak gerçekleştiği ifade ediliyor. Üreticileri, en iyi ihtimalle ürünü maliyetine satmaya zorlamak da buğday piyasasının bir diğer gafletini oluşturuyor. HHH
Öte yandan bu denklemde önemli bir diğer unsur, buğdayın Türkiye’nin yerel üretimi düşerken ithalat bağımlılığı artan tek tarımsal ürün olmaması. Diğer ürünlerin yanı sıra kamu........
© Birgün
visit website