Laiklik kadınlar için asli bir mesele mi tartışması
Tarihte cadı avları, zengin toprak sahiplerinin köylülerin toprağına el koymasına karşı direnişlerle ve direnişin en önünde kadınların olmasıyla başlıyor. Kilise, din, din adamları hep sahnede ve hep zenginden, egemen olandan yana.
Cadı avları ile toprak sahiplerine ve kiliseye karşı her itiraz şeytanileştiriliyor. Tarih boyunca da cadılaştırma politikası kapitalizmin kendi kadın bedenini inşa etmesinin temel aracı oluyor. Yoksulluğun, eşitsizliklerin arttığı her dönemde kadınlar hedef gösteriliyor.
Sistemin kadın bedenini yalnızca erkeklerin ve ailenin ihtiyaçlarını karşılamaya, kapitalizm için yeni işçiler doğurmaya indirgemesi, kadınların özgürlükleri için direnmelerinin yolunu açıyor. Sistemin kadınları cadılaştırması son 22 yıl boyunca yoğunluğunu artırarak son aylarda şeytanileştirme, öcüleştirme ve suçlu ilan etme olarak bir kez daha karşımıza çıkıyor.
Dünyada da Türkiye’de de Vatikan’dan Diyanet İşleri Başkanı’nın söylemlerine kapitalizmin, sistemin cadı avlarının yeni ismi: Aileyi korumak, kültür savaşları, yerlilik ve millilik, ahlak… Medeni Kanun’u sil baştan ele alacağız çıkışıyla, Anayasa tartışmalarıyla, karma eğitim karşıtlığıyla, müfredat değişikliğiyle artık tüm haklarımız hedefte.
∗∗∗
........
© Birgün
visit website