Darbeden sonra Dev – Yolcuların örgütlenme arayışları…
İsmail Cem Özkan – Notabene yayınevinden çıkan Darbeden Sonra Devrimci Yol 1980-1992 adlı kitap tarih yazıcılarına katkı sunacak bir derleme kitabıdır. Kendi duruşunu ortaya koyarak dönem hakkında zaman zaman fikirlerini beyan etmiş, bir anlamda taraf olduğunu da yazar vurgulamaktadır.
Kitabın tümünden çıkarılacak sonuç: 1980 ve sonrası süreç bir anlamda yenilgi ve sonrasında Devrimci Yolcuların örgütlenmek adına yaptıklarının ders alınacak öyküsüdür. Öykü henüz bitmiş değildir ama uzun bir de yol alınmıştır.
Kitap, “Devrimci Yolcular 12 Eylül sonrası mücadele etmemiştir!” suçlamalarına karşı, bir Devrimci Yolcunun kanıtları ile yanıt niteliğini de taşır, çünkü merkezi yapının yakalamasına rağmen Devrimci Yolcular bulundukları noktada yaşam alanları oluşturmuş, direnmişler, mücadele etmişler ve merkezi yapısı olmasa da sürekliliğini korumuştur.
12 Eylül sonrası yenilgi sonrası ve yenilgi sürecinde başlangıçta yurtdışında oluşturulan merkezi yapı ve o yapının olaylara müdahalesi ve sönümlenmesi ayrıntılı bir şekilde kitapta yerini almış. O dönemi merak edenler için genel fikir verecektir, elbette o süreci anlatacak kitaplar çıkmaya devam edecek, ayrıntılar ile bireylerin duyguları da zaman içinde anı kitaplarında ortaya serilecektir.
Siyasi bir örgütlenmede önemli olan devamlılıktır. Bugün Devrimci Yol adı hala geçiyorsa bir devamlılığın var olduğu ve merkezi örgütsel yapısı olmazsa dahi Devrimci Yol ilkelerini ve ideallerini paylaşanların toplum içinde var olduğu anlamına gelir…
Yenilgi sonrasında ülke içinde gelişen örgütlenme arayışları…
1985 yılından itibaren sıkıyönetimlerin kalkması ile birlikte ülkede açık faşizmin yerini daha kontrollü ve kısmi özgürlüklerin yaşanması ile birlikte 12 Eylül öncesinden gelen siyasi birikimleri, tarihi mirası taşıyanlar, örgütlerinin ideallerini taşımak adına bir araya gelmelere başladığı dönemdir…
80’li yılların ikinci yarısı değişik siyasi örgütler veya taraftarları bu dönemde dergi çıkardıkları günlerdir.
Gençlik hareketi geçmişten gelen öncülük görevini bu süreçte de görmekteyiz. Öğrenci derneklerinin kurulması, tartışmalar gençlik içinde bir hareket alanı yaratırken, ister istemez el yordamı ile kendisine yol arayanlar 12 Eylül öncesinden gelen ağabeylerinin, babalarını ya da yakınlarından duydukları örgüt isimlerinin yaratmış olduğu aidiyet duygusu ile düşünsel olarak birbirine yakın gördükleri ile yan yana gelme sürecidir.
Dernekler, sıcak tartışmaların olduğu süreçtir…
Bir anlamda 12 Eylül karanlığı bitmiş havası içinde öğrenci dernekleri ile demokrasi filizlenmektedir. Öğrencilerin inatçılığı, direnci polisin ve devletin yapmış........
© Açık Gazete
visit website